Etiket: gibi

İlk Macera, Bebekteki Zengin

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

İlk Macera, Bebekteki Zenginİlk başta kendimi tanıtıyım, Bilgisayar Mühendisi,27 yaşında, 187 boyunda, 90 kilo biriyim. İstanbula 3 sene önce iş için geldim. 3 sene de neler yaşadıklarımı burda anlatacağım fırsat buldukça. Hikayelerin tamamı gerçektir. İstanbul bana çok kalabalık ve sıkıcı geldi ilk zamanlar, bundan önce yurtdışında yaşadığım için sıkıcıydı. 3 sene yurtdışında yaşamış biriyim. Sonra internette chat yapmaya başladım birileriyle, fark ettim ki 30-50 yaş özellikle 40 yaşında kadınlar bana çok seksi gelmeye başladı, İnternet üzerinde bunlarla yazışmaya başladım. 38 yaşında taş gibi bir kadın vardı, bebekte oturuyor kendisi, onu istiyordum, skype üzerinden konuşuyoruz, firikik felan veriyor. Deli oluyordum, istanbuluda fazla bilmiyorum o aralar. Bir gün mecidiykoyde takılıyorum, bana victoria secrettan iç çamaşırı al senin için giyiyim diye mesaj attı. Gittim ordan biraz sıkıla sıkıla en güzeli seçtim, bu arada ordaki kadınlardan biri bana sanki yazdığını farkettim. Hala onuda unutamıyorum, neyse, aldım ben adresi Bostancı travesti istedim birde viski aldım, Bebek’e doğru yola çıktım, eve geldim, yok böyle bir vucud, 38 yaşında ama kalçalar squat yapmış gibi, ben bunu kapıdan girdikten sonra elimdekileri kenara bırakıp bunu tuttum, hafif domalttım, üzerindeki pijamayı indirdim, hissetmem lazımdı kalçaları, ben pembe tanga almıştım siyahı çıktı, amını okşamaya, amından kalçalarını elimle yarrağımıda duvara doğru ittirmeye başaladım, kafasını yan çevirdim, dudaklarından ve boynundan öpmeye başladım, artık dayanacak bir gücüm kalmamış, kaç haftadır sevişmemiş, benimki her yerde hazır pozisyona geçiyordu. ben bunu tamamen soyup hazır pozisyona geçirdim, Vestiyerin üstüne oturtturdum, bacaklarını ayırdım. yarrağımı amına sürerken prezervatifimi açtım, kadın inliyordu, açtıktan sonra tek elimle takarken diğerinin parmaklarını amına sokuyordum. sonra yarrağımı amına soktum. sikmeye başladım, kadın resmen ağlıyor, inliyor, komuşlara ayıp olacak dedim Bostancı travestileri ağzını kapadım,kadının gözleri kaydı, bunları gördükçe bende kendimden geçiyordum, sonra ben bunu tuttum, kucama aldım içeri koltuğa geçtik, ben orda domalttım , kalçaları çok severim, kadının kalçalı olsun diyen biriyim. her türlü kalça domaltılması domaltılıp sikilmesini severim. Ben dedim buna girecem, anala yok dedi, ben bunu tuttum, sikmeye başladım kalçalarını açıyorum tokatlıyorum, sonra düşündüm, baş parmağını ben deliğe sokuyum çıkartıyım, başta parmaklarımla okşuyorum, yarrağımı arasına koyup sonra tekrar giriyorum, sonra ben parmağımı içine doğru soktum, sonra dizlerinin üstünde duracak hali kalmadı, bende ilk patlayı gerçekleştirdim. sonra onu kucağıma aldım, dedim fazla acıtmıyacağım dedim, amını ve deliği okşuyorum. Kucağımdayken,+ Bak dedim parmağımını amına sokmaya başladım,+ Bunu siktik, çok da güzeldi. Ama prezervatif bitti, bende prezervatif kullanmadan yapmam dedim,parmağımını göt Travesti bostancı deliğine soktum,+ Ama farklı boyuta taşıbiliriz dedim,- Çok acıtır, acımasını istemiyorum. Bu nasıl oraya girecek dedi,+ Hiç anal yapmanadın mı bu kalçaları gören sikmek ister dedim- Bir kere uzun zaman önce dedi,+ Bende tamam, o zaman istiyorum dedim, amını ve götünü parmaklamaya başladımBirkaç inlemeden sonra tamam dedi, acıtma dedi, yarrağın büyük dediBende tamam dedim, Kucağımda elimi yalayıp orayı okşamaya başladım, biraz biraz girmeye başladı, ben olacak gibi değil dedim, ve kucağıma oturtturdum, bağırmadan önce ağzını kapatmıştım ama elleri ile bacağıma tırnaklarını geçirdi, bende kritorisini okşamaya ve boynundan öpmeye başladım. Şimdi dedim daha kolay olacak herşey diyerek kulağına fısıldadım.bunu sonra inletmeye başladım. harikaydı, daha sonra domalttım birde orda siktim, çıkarttım amına girdim tekrardan, kalçalarının arasına çıkarttıp boşaldım. Sonra çok güzeldin aşkım dedi, Sonra bende hediyeni vermeye unuttum dedim, oda bu kadar aceleci davranmasaydın o üzerimde olduğunda senin olacaktım dedi, Bende kısmet dedim. Sonra oturduk içtik, çok sarhoş oldu, Yarın kızım gelecek dedi sabahtan görmesin burda seni, beni yatağıma götür dedi, tabi bende orda bir daha siktim, gece 5 gibi çıktım, bebekte yürüdüm, sonra taksiye bindim evime gittim.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Telefonda fantazi

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Telefonda fantazi(arayin ve okuyun ona…)arkandayım şu an… boynunu, enseni yalıyorum, kokunu içime çekiyorum… sıcak nefesimi hissediyorsun boynunda… kulağını emiyorum, köprücük kemiğini yalıyorum hafifçe… bir elimle de amını okşuyorum külodunun üzerinden… sen de geniş omuzlarımdan tutup dudaklarıma yapışıyorsun, bir elinle de pantolonumun üzerinden sertleşen penisimi okşuyorsun… arkana geçiyorum, kalçana sürtüyorum hafifçe, penisimin sertliğini hissediyorsun… ellerimle de göğüslerini okşuyorum, sıkıyorum… ve aynı zamanda da enseni yalıyorum… sonra seni bana çevirip dudaklarını öpüyorum, dilimi ağzının içine sokuyorum… öperek boynundan aşağı, göğüslerine iniyorum… göğüs Manavgat travesti uçlarını yalıyorum, emiyorum, hafifçe ısırıyorum… sonra yalayarak göbeğine iniyorum ve bingo!tam vajinandayım şu an… külodunu sıyırıp ortaya çıkarıyorum bal kutunu… klitorisini yalıyorum, aynı zaman da nefesimi veriyorum… sıcak nefesimi ve ıslak yumuşak dilimi klitorisinde hissediyorsun… vajinanın dudaklarını emiyorum, içime çekiyorum… iyice ıslanıyorsun… iki parmağımı içine sokuyorum bu kez, bir yandan da klitorisini dil darbelerimle yumuşatıyorum… altımda inliyorsun… sakso çekmek istediğini söylüyorsun bana ben de pantolonumu indiriyorum ve ağzına veriyorum… Manavgat travestileri kafasını yalıyorsun ilk önce, emiyorsun iyice… dilinle altını yalıyorsun, ben kendimden geçiyorum… hepsini almaya çalışıyorsun, kafandan bastırıp iyice itekliyorum…beni içinde hissetmek istediğini söylüyorsun… hayır demiyorum ben de… niye diyeyim amk, mal mıyım?neyse, penisimin kafasını sürtüyorum klitorisine, sıcaklığımı hissediyorsun… ve yavaşça itekliyorum içine doğru… ooohhhh… sıcacık… değil mi?sonra hepsini sokuyorum, dibine kadar giriyorum içeri… sıcaklığımızı hissediyoruz ikimiz de… göğüs uçların sertleşiyor, kabarıyor… hızlanmamı istiyorsun, Travesti manavgat hızlanıyorum ben de… bir yandan da üzerine eğilip boynunu yalıyorum, göğüs uçlarını yalıyorum, emiyorum… bacaklarını belime doluyorsun daha iyi girebilmem için… kendine çekiyorsun beni, iyice kaldırıyorsun kasıklarını, klitorisini sürtüyorsun… ben de bir yandan içinde gidip gelirken diğer yandan da göğüslerini okşuyorum…sonra pozisyon değiştiriyoruz… önümde eğiliyorsun, -kibarlığım üstümde domalıyorsun demiyorum- ben de arkadan yavaşça yaklaşıp içine giriyorum… omuzlarımdan tutup kendime çekiyorum seni, üzerine eğilip sırtını yalıyorum… göğüslerini okşuyorum… bir parmağımı da bana bakan anüsüne sokuyorum… inliyorsun altımda, sırılsıklam oluyorsun, adeta kayıyorum içinde… üzerine çıkıp bir elimle vajinana ulaşıyorum ve klitorisini okşuyorum, mastürbasyon yapıyorum sana, aynı anda içine girip çıkarken… ve dayanamıyoruz, aynı anda geliyoruz… sıcak spermlerimi içine boşaltıyorum..

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Çocuk İçin (Alıntıdır)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Çocuk İçin (Alıntıdır)Merhaba arkadaşlar benim adım Hande, 27 yaşındayım ve iki senelik evliyim. 1.75 boylarında, sarışın ve çevrem tarafından güzel olarak hitap edilen bir kadınım. Sizlere başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum. Devamlı bu siteye hikaye okumak için giriyordum fakat siteyi çok beğendiğim için ben de hikayemi sizlerle paylaşmaya karar verdi. Her neyse, uzatmadan sizi hikayemle baş başa bırakmak istiyorum.Eşim ise 27 yaşında yakışıklı birisi ve Turizm ve Otelcilik yapıyor.Başımdan geçen olay yaklaşık 3 ay önce olmuştu.Eşimle birlikte 3 yıl flört döneminden sonra severek evlenmiştik.Herşey güzeldi ve mutlu bir evliligimiz vardı ama bir sorunumuz da vardı evladımız olmuyordu.Doktorlara da gidip çeşitli testler yaptırıyorduk ama sorunun eşimde oldugunu söylüyorlardı. Ben ise sonucu hep kendi üzerime alıyordum eşime doğruyu söylemek istemiyordum çünkü sonuçta o bir erkek ve bu tip sorunlar erkekleri daha derinden etkiliyordu biliyordum.Bu yüzden sorunun bende oldugunu ve bi zaman sonra kullanacagım ilaçlarla olabilecegini söylettiriyordum doktorlara. Çünkü severek evlenmiştik ve evliligimin bitmesinide gerçekten istemiyordum.Ama adam sahibi olmamızın zor oldugunu da biliyordum.Düşünmeye başlamıştım acaba yetiştirme yurtlarından evlatlık mı alsak diye ama bu sonuçta birşeyi degiştirmeyecekti. Bütün arkadaşlarımda benimle aynı düşünceye sahiplerdi. Bir gün yine böyle düşünürken aklıma sorun bende olmadıgından başka bir erkekten adam yapabilme düşüncesi takılmıştı.Neler düşünüyordum ben böyle diye kendi kendime söylensemde birşeyler yapmam gerekiyordu çünkü hergeçen gün evliligimiz dahada kötüye gidiyordu.Evliligin bitmemesi için birşeyler yapılması gerekiyordu sonuçta.Ama son çare bumuydu acaba diyede düşünüyordum çünkü eşimi aldatacaktım ve bununlada kalmayıp adam sahibi olacaktım.Uzun bir süre düşündükten sonra bu fikiri en yakın arkadaşım olan Meltem’e açtım. Meltem ile ben adamluktan beri arkadaşız.Bunu Meltem’e anlattıgımda öncelikle şok oldu ve benim neler düşündügümü söyledi ama çaresizligimide görünce aslında pekde haksız olmadıgımı söyledi.Meltem’in de görüşünü aldıgımdan artık iyice bu fikir kafama yatmıştı.Artık bu kişinin kim olabilecegini düşünmeye başlamıştım hatta.Çevremde olan bütün erkekleri bir bir düşünüyordum ama bu kişinin daha önceden de çok tanıdıgım güvenilir ve bekar olması lazımdı.Çünkü ömrümüzün sonuna kadar bunu bir sır olarak saklayacaktık.Yaklaşık 1 hafta sonra aklıma yine samimi oldugum bir tanıdıgımız olan Hülya’nın üniversite ögrencisi oğlu Mert gelmişti.Mert 20 yaşındaydı ve yaklaşık 10 yıldır da tanıyorduk birbirimizi aramızda çok samimi bir ilişki vardı ama tabik**e abla kardeş olarak.Bunu Mert’e nasıl anlatabilecegimi düşünmeye başlamıştım.Ve bir kaç gün içerisinde cesaretimide toplayıp bir iş çıkışı Hülya’lara oturmaya gittim.Mert de evdeydi o sırada.Öyle oturup biraz havadan sKocamın Side travesti yatağında beni başkası sikti udan konuştuktan sonra balkona çıktım biraz hava almaya ve Mert ide çagırdım.Hava çok güzeldi balkona oturduk ve hülya gelmeden bunu Mert’e anlatmam lazımdı çünkü hemen geliyoruz diyerek balkona geçmiştik.Mert’in gözlerine bakıyordum yutkunuyordum birkaç saniye böyle durduktan sonra Mert Bir şeyin mi var Hande abla diye sordugunda.Yok canım ama seninle birşeyler paylaşmak istiyorum dedim.Mert de tabi diyerek dinliyorum abla dedi.Ben utanıyordum iyice çünkü bana abla diyordu halen.Öncelikle bana abla demene gerek yok Mert dedim ve konuya biraz giriş yaptım.Anlatırken konuyu heyecanım iyice artıyordu ve kısaca konuyu anlattıktan sonra bu kişinin sen olmanı istiyorum Mert dedigimde adete şok olmuştu.Sadece gözlerime uzun uzun baka kaldı bende sorumu tekrarlayarak evet Mert Senin olmamı istiyormusun diye tekrar sordum.Mert çok utanmıştı ve dahada utandırmamak için Hemen cevap vermene gerek yok istedigin zaman telefonuma mesaj atabilecegini söyledim ve Hülya’dan da müsade isteyip çıktım.Çünkü bende utanmıştım ve heyecanlanmıştım.Mert’in o şaşırmış hali sürekli gözümün önüne geliyordu ve o gece hiç uyuyamıştımda.Ertesi gün ise Mert mesaj atmıştı dün gerçekten ciddimiydin diye.Bende böyle bir konuda şaka yapılmayacagını söyledim ve Mert o zaman evet teklifini kabul ediyorum Hande diyerek mesaj attı.Yarı buruk yarı istedigini elde etmiş birisi olarak anlaştıgımızı söyledim sonsuza kadar aramızda bir sır olarak kalacagınıda belirttim.Mert ise tabik**e diyerek onayladıktan sonra ne zaman yapacagımızı sordugunda ben ise gerekli zamanı ayarlayacagımı ve haber verecegimi söylemiştim.Önümüzdeki hafta cuma günü eşime bir gece evde kızlarla toplanıp eski günlerdeki gibi bizde kalacagımızı söyleyip bir gece bize müsade etmesini isteyip izni aldıktan sonra.Mert e Cuma gününün uygun olup olmadıgını sordum.Mert ise olur demişti ve anlaşmıştık.Cuma gününe daha 6 gün vardı ve beni heyecanı kaplamaya başlamıştı artık.Mert de artık iyice utancını yenmiştiki sürekli mesajlar atmaya başlamıştı. erotik hikayelerSabırsızlandıgını iyice anlıyordum. Aslında bnde artık iyice arzulanmaya başlamıştım.O hafta içerisinde eşimle aramıda gayet iyi tutuyordum çünkü böyle bir durumdan hiç şüphelenmemesi lazımdı.Zaman geçmişti ve Cuma günü olmuştu işten biraz erken çıkarak önce kuaföre gittim ve biraz alışveriş yaptıktan sonra eve geldigimde saat 7 civarındaydı ve hemen ardından Mert’ten mesaj geldi.Ne zaman geliyim diye sormuştu bende 10 gibi gelmesini söyledim. İyice heyecanlanmaya başlamıştım ama zamanda az oldugu için odama gidip hazırlanmaya başladım.Yeni aldıgım çamaşırlarımı giydim ve üzerinede askılı siyah elbisemi giyindikten sonra ufakda biraz makyaj yaptım.Çok güzel görünmek istiyordum Mert’e nihayetinde bu gece ona ait olacaktım.Hazırlandıktan Side travestileri sonra güzel bir akşam yemegi içinde sofrayı hazırladım ve saat 8.30 u geçiyordu Mert gelmek üzereydi.Heyecanımı artık yenemiyordum ve çok geçmeden kapı çaldı.Kapıyı açtıgımda karşımda Mert’i gördüm birbirimizi gördügümüzde sanki ilk defa tanışıyormuşuz gibi olduk çünkü oda hayet şık giyinmişti ve çokta yakışıklı duruyordu karşımda.İçeri davet ettikten sonra elindeki poşeti alıp mutfaga götürdüm ve odaya geçmesini söyledim.Beyaz şarap ve çerez filan getirmişti Mert.Şarap ı da açıp odaya getirip bardaklara dolduruyordum.Mert ise gözlerini benden alamıyordu ve sürekli çok güzel oldugumu söylüyordu.İltifatlar ve bu gece olacakların hayali beni dahada heyecanlandırıyordu.Ve çok geçmeden masaya gelmesini söyledim ve yemek yemege başladık.Hem yemek yiyorduk hemde sohbet ediyorduk.Birazda alkol alıyordum çünkü fazla sevmiyordum.Havadan sudan konuşmamız bittikten sonra bir kaç saniye Mert ile göz göze geldik tekrardan ve bu sefer gözlerini gögüslerime kaydırmıştı bu hareket zamanın artık geldigini söylüyordu bana sanki içimden.Biraz daha masada oturup konuştuktan sonra saat 10 buçuga dogru gelmeye başlamıştı.Artık alkolde iyice etkisini göstermeye başlamıştı.Masadan kalkıp koltuga geçtikten sonra Mert ayrı oturma Hande hadi yanıma gelmeni istiyorum dedi ve bende kalkarak yanına geçtim.Yanyana oturuyorduk ve gözlerini elbisemden taşan bacaklarıma ve gögüslerime dikmişti ve bir kaç saniye tekrar gözgöze geldikten sonra dayanamayıp bir eliyle saçlarımla oynamaya başladı.Artık ip kopuyordu ve dönüşü olmayan bir yola girdigimin farkındayım ama olanda olmuştu artık.Biraz daha birbirimize yanaştıktan sonra vücutlarımız artık birbirlerine sürtünmeye başlamıştı ve bende bir elimi yüzüne götürüp okşamaya başlamıştım ve gözlerimi kapatarak dudaklarımı Mert e dogru uzattım ve hemen kısa sürede öpüşmeye başladık.Dudaklarımı koparırcasına ıssırıyordu ve diger elinide saçlarımdan alıp vücudumda gezdirmeye başlamıştı.Kısa bir süre sonrada elbisemin askılarını indirmişti belime kadar ve sütyenimle kalmıştım.Bende Mert’in giydigi gömlegi yırtarcasına açtıp ve vücudunu okşuyordum.Ardından da Mert boynumu ve omuzları öpmeye başladı bir yandan da elini bacaklarımın arasına sokup kadınlıgımı okşamaya başlamıştı.Harika bir şeydi bu daha önce bu kadar heyecanlandıgımı ve zevk aldıgımı hatırlamıyordum,Mert biraz daha hızlı davranarak üzerimden elbisemide çıkartmıştı ve sadece çamaşırlarımla kala kalmıştım.Vücudumu tekrar süzer gibi bakarak benim olman için sabırsızlanıyorum dedi Mert ve artık kendimi tutamıyordum.Mert elinden kaldırıp yatak odamıza dogru götürdüm.Evet kocamın yatagında başka bir erkegin altında zevk çıglıkları atacaktım,ve Mert’i direk yataga atıp pantolonunu çıkartmaya başladım artık kabugumdan iyice çıkmıştım hemen pantolonu çıkarttıktan sonra Travesti side boxerini zorlayan erkekligini dışarı çıkartıp okşamaya başladım fazla büyük degildi ama baya kalındı nerdeyse 11 12 yaşında bir adamın bilegi kadardı,Mert ise boynumdan tutarak kafasına dogru indirdi başımı ve yalamamı istiyordu anlaşılan ama ben bunu kocama bile yapmamıştım hiç deneyimim yoktu ama Mert’inde kafamı yönetmesiyle yalıyordum tamamıyla agzımın içini dolduruyordu Mert’in ise çok hoşuna gidiyordu anlaşılan inlemeye başlamıştı zevkten ve biraz yaladıktan sonra Mert kalkıl çamaşırlarımı koparırcasına çıkarttı ve karşısında çırılçıplaktım artık bu seferde Mert beni iterek yataga uzattı ve ıslanan kadınlıgımı yalamaya başladı ben zevkten göklere uçuyordum neredeyse ve içindende söylenerek bu daracık kadınlıgına çok yazık olacak diyordu buda beni dahada azgınlaştırıyordu ve emmeyede devam ediyordu ben çıldırıyo gibiydim ellerimle çarşafı yırtarcasına tutuyordum ve gözlerimi kapatıp inliyordum ve hadi artık senin olmak istiyorum diye söyleniyordum ve hemen sonra Mert taş gibi kabaran aletini kadınlıgıma sürtmeye başladı bu beni dahada çıldırtıyordu ve elimle aletini alıp içime dogru sokmaya başladım.Ama bu nasıl bir acıydı böyle sanki kadınlıgımın kasları yırtılıyordu ve bende bunu hissediyordum.Zevk artık yerini iyice acıya bırakmaya başlamıştı kıvranıyordum resmen yatakta çok geçmeden Mert aletinin tamamıyla içime girip çıkmaya başlamıştı kadınlıgımı tamamen dolduruyordu ve içimin dolulugunu hissediyordum fazla inlememek içinde dudagımı ıssırıyordum ama nafile canım çok yanıyordu ve bütün vücudum sırılsıklam ter olmuştu saçlarım bozulmuştu makyajımda iyice akmıştı ama hiç birisi umurumda değildi Mert artık iyice hızlanmıştı ve beni kıvrandırmak onun hoşuna gidiyordu belliydi içimdeki kalın aleti sımsıcaktı ve zevkin en doruklarındaydım bir yandan da kalçalarımı okşamaya devam ediyordu ve artık kendimi iyice Mert’e bırakmıştım altında inliyordum ve kısa bir süre sonrada içimdeki ateşi daha fazla tutamayarak boşalmıştım.Kadınlık sıvılarım süzüldükçe Mert dahada hızlanıyordu ve iyice canımı yakıyordu.Mert ise gözlerime bakarak hayatım istiyormusun içini erkekligimle doldurmamı dediginde kafamı sallayarak evet demiştim ve azgınlıgıyla içime boşalmıştı döllerini hissediyordum içimde ve boşaldıktan sonra ellerimi tutarak sen harikaydın aşkım diyerek yanıma uzandı.İkimizde çok yorulmuştuk yataktan kalkacak halim yoktu ve hadi erkegine sarıl uyuyalım biraz dedi Mert.Bense sarılıp gögsünde biraz uykuya dalmıştım ve sabahın ilk ışıklarıyla gözümü tekrar açtıgımda erkegimin kollarında sızıp kalmıştım.Çok degişik bir psikoloji içerisindeydim hemen Mert’i de uyandırarak duşa girmemiz gerektigini söyledim ve ardından Mert’in gitmesi gerektigini.Beraber duşa girdikten sonra çıktık ve biraz oturduktan sonra bunun sonsuza kadar aramızda kalacagını birbirimize söyleyerek Mert’i veda ettikten sonra.Evi ve yatak odasını toplayıp tekrar uyudum.Öglen ise eşim geldiginde hiçbirşey yokmuş gibi devam ediyorduk.Çünkü bunu evliligimin devamı için yapmıştım.Şuan ise karnımda Mert’in 2 aylık evladını taşıyorum. Hikayem burada bitti. Hoşçakalın… (Alıntı)

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Amcamın Karısı Canım Yengemi Siktim! (Alıntı)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

A Womans

Amcamın Karısı Canım Yengemi Siktim! (Alıntı)Ben küçükken, o zamanlar yengem (amcamın karısı) daha 24 yaşındaydı. Dayım ve annem, amcamın karısının yarak manyağı bir karı olduğunu, erkek gördü mü dayanamadığını, hatta onlar buraya taşınmadan bizim ilçede bir polisin onu devamlı siktiğini konuşurlardı. Dayım o polise çok kızar ama birşey yapmazdı. Birgün dayımı bir arkadaşı ile konuşurken duymuştum. Dayım arkadaşına (amcamın karısından bahsederek), “Lan elin adamı ilik gibi karıyı evire çevire sikiyor, ben o kadar asıldım istedim bir kere bile vermedi, ah o küçücük götüne bir soksam varya bir daha da bırakamaz!” diye anlatıyordu. Benim de aklım ermediğinden ne dediklerine bir anlam veremezdim 16 yaşına gelmiştim. İzmirde amcamlara gittiğimiz o tatilde, yengemle aramda birşeyler olacağı içime doğmuştu. Küçüklüğümden beri yengeme sarılıp öperdim ve küçük olduğum için dikkat çekmezdi. Bu arada yengem 34 yaşında, zayıf, minyon tipli, çok şen şakrak, evde açık dışarıda kapalı, bayan kuaförlüğü yapan bir afettir. O gün de Yengem banyodan çıktıktan sonra ben tuvalete girmiştim. Yengemin çıkardığı iç çamaşırları kirlilikte duruyordu. Altlardan yengemin külodunu alıp hemen burnuma götürdüm. Öyle güzel kokuyordu ki, amına gelen ağ kısmında beyazlıklar vardı. Gözlerimi kapatıp kokusunu içime çekerken sikim taş gibi olmuştu. Tam o sırada aynadan kapının önünde yengemin aralıktan bana baktığını gördüm ama kıpırdayamadım. Göz ucuyla yengeme baktığımda gözlerinin sikime doğru kaydığını farkettim. Yengemin külodunu burnumdan indiriken, yengem de sessizce gitti. İçimi müthiş bir heyecan ve yengemi sikme arzusu kaplamıştı. Hemen banyodan çıktım. Yengem mutfağa gitmişti. Neşeli bir tavır takınıp, elimi cebime sokarak evden başkasının sikimin kalktığını görmesini engelledim ve güle oynaya mutfağa gittim. Yengem tezgahta domates kesiyordu. “Canım yengem benim!” diye şebeklik yaparak, yengemin arkasına dönmesine bile fırsat vermeden, arkasından sarılıp yanağından öptüm. Bu arada da taş gibi olmuş sikimi bütün gücümle yengemin götüne dayamıştım. İnanılmaz heyecanlı bir andı bu benim için. Yengem, “Dur len yemek yapıyorum!” falan diyor, ama götünü de sikimin önünden çekmiyordu. Öyle sıcaktı ki yengemin götü, demek beni seyrederken yengem de azdı diye düşündüm nedense. Kollarımla da boynundan sarıldığım için, yengem kurtulmak için uğraşıyor tarzında götünü de bana bastırıyordu. Amcam mutfağa geldiğinde beni o halde gördü ve “Oğlum iş yaparken yengeni bunaltma, elinde bıçak var, biryerini kestirecek şimdi!” dedi gülerek. Yengem ellerimi açıp kurtuldu, ama amcamın benim sikimi görmesini istemediğinden de arada perdeleme yapıyordu. O tatilde başka birşey olmadı yengemle aramda, ama gece gündüz o anları düşünüp 31 çekmekten sikim yara bile olmuştu. Aradan 2 ay geçmişti. Babaannem hasta olduğundan bizim evde kalıyordu. Daha büyük bir eve taşınmamız aşamasında amcamlar da geldiler. Daha onların geleceğini duyduğum andan itibaren en az 100 tane plan yaptım. O yaşıma kadar daha hiç kimseyi sikmemiştim, ama çok pornofilm seyretmiştim. Heyecandan uykularım kaçıyordu. Neyse amcamla yengem geldiler. 2-3 gün telaştan sonra yeni eve yerleştik. Babaannem yatalak olduğu için sürekli yanında birinin kalması lazımdı. Beklediğim fırsat o gün doğdu, amcam arkadaşları ile buluşmaya gidecekti, kuzenim diğer kuzenime gitmiş, abim de ilçe dışındaydı. Annem yengeme, “Biz bir annemlere gideceğiz, sen evdesin nasıl olsa.” dedi. Yengem de, “Tamam siz gidin, ben de rahat rahat bir banyo yapayım!” dedi. İkisi odada yalnızdı, ben balkondan duymuştum bunu. Hemen yaptığım bütün planları bırakıp yeni durumu değerlendirmeye Ankara travesti başladım… Annem hazırlanırken, ben hemen giyinip, “Halı sahaya maça gidiyorum!” diyerek evden çıktım. Uzaktan evi gözetlemeye başladım, ama içim kıpır kıpırdı. Annemler çıkıp gözden kaybolunca hemen eve gittim, kapıyı çaldım. Kapı biraz geç açıldı. Yengem bana, “Hayırdır, niye geldin?” diye sordu. Ben de, “Yatacağım, maç iptal olmuş!” dedim ve doğruca odama gittim, kapıyı tam kapamadan yatağa sırt üstü uzandım. Yengem dışarıdan sinirle söyleniyor, “Rahatça bir banyo yapamayacağım!” falan diyordu. Bu arada ben yengemi sikeceğimi düşünerek sikimi iyice kaldırdım, daha iyi görünsün diye de külodumu çıkarıp ince eşofmanımı giydim ve uyuma numarası yapmaya başladım. Yengem tam kapımın önünden geçerken birden durdu ve en az 2 dakika baktı. Sonra babaanneme bakıp tekrar geldi, kapıyı yavaşça açtı, yanıma gelerek usulca, “Enis, uyuyormusun?” diye 1-2 kere bana seslendi. Ben hiç ses vermedim, yengem uyuduğumu sansın istiyordum… Öyle de oldu, yengem ordan bir battaniye alıp yavaşça üzerime örttü. Ama bu arada da birkaç kere koluyla kalkık sikime sürtündü. Yengemin ateşini çok net hissediyordum. Yengem sanki istemeyerek çıktı odadan ve kapıyı yine aralık bıraktı. Sonra babaanneme, “Anne ben banyo yapacağım, banyo kapısını aralık bırakıyorum, birşey olursa seslen hemen gelirim, Enis uyuyor!” dedi. Babaannem de, “Tamam kızım, ben de uyukluyorum zaten, birşey olursa seslenirim!” dedi. Ben göz ucu ile çaprazda kalan banyoya doğru bakıyordum. Yengem banyoya girdikten 5 dakika sonra yatağımdan usulca kalktım. Kararımı vermiştim, yanlışlık olmuş gibi dalacaktım banyoya. Yengem bağrırsa uykudan uyanmış numarası yaparım diye düşündüm. Yüzümü uykulu bir hale getirip işemeye gidiyormuş gibi banyonun kapısına geldim, ama heyecandan neredeyse ölecektim… Eşofmanımın önünü indirip yarı inik durumdaki sikimi elime aldım ve banyoya girdim. Yengem çırılçıplaktı. Küvetin olduğu tarafa direk bakmadan hemen klozetin önüne geldim ve işemeye çalıştım, ama bir damla çıkmıyordu 🙂 O arada yengem toparlanıp havluyu önüne tuttu ve “Napıyorsun sen salak!” dedi. Ben de uyku sersemliğiyle şaşırmış gibi, sikim elimde yengeme doğru döndüm ve sikimi içeri koyarken, “Pardon yengeciğim, burda olduğunu bilmiyordum!” dedim. Ama bu arada da yengemin havlusunun dışında kalan her yerine bakmaya çalışıyordum. Yengem bağırmayınca zevkim tekrar kabarmaya başladı, yemgemin bacaklarına omuzlarına bakarken sikim resmen çadır direği gibi oldu. Yengem de gözlerini sikime dikti. Yanakları al al olmuştu. Bana, parmağını dudağına götürerek, ‘Sus!’ işareti yaptı ve küvetten çıkarak yanıma geldi. Eşofmanımın üzerinden sikimi tutup, gözlerimin içine gülümseyerek baktı ve “Bu ne len?” dedi. Yengem nefesini yüzümde hissettirerek, “Numaracı seni! Demek illa beni sikeceksin, öyle mi?” dedi. Ben tutulmuş gibi duruyordum ve cevap veremiyordum, yengem de eşofmanımın üstünden sikimi taşaklarımı sıkıca avuçlamaya devam ediyordu… Tanrım, ne müthiş bir andı, 100’lerce kere 31 çektiğim yengem sikimi okşuyordu. Ben nefesimi tutmuş bir halde kıpırdamadan dururken, yengem birden elini eşofmanımın içine soktu, sikimi bu sefer çıplak okşamaya başladı. Bu arada da, “Demek amcanın karısını sikeceksin, öyle mi ha?” diyordu. Ben de dayanamayıp yengeme sarıldım ve “Ohh yenge, bilsen seni ne kadar istediğimi!” diyebildim. Yengem de gülerek, “Biliyorum hınzır, İzmirde arkama dayadığın anı unutmadım!” dedi. Sonra diğer eliyle tuttuğu havlusunu bıraktığında karşımda çırılçıplak durup sikimi okşuyordu. Bana, “Soyun!” dedi. Hemen Ankara travestileri üzerimdekileri çıkardım. “Daha önce kimseyle sikiştin mi?” dedi. “Hayır!” dedim. “Güzel, demek ilk amcanın karısını sikerek başlayacaksın ha!” dedi ve beni öpmeye başladı. Ben de yengemin amını, götünü, göğüslerini deli gibi sıkmaya, okşamaya, boynunu boğazını ve göğüslerini öpmeye, yalamaya başladım… Sikim artık patlayacak gibi olmuştu. Yengem bunu anlamış olacak ki, “Gir küvete!” dedi. Küvetin içine girdim. Yengem duşun süzgecini açıp sikime soğuk su tutunca ben birden irkildim, “Ne yapıyorsun yenge?” dedim. Yengem de, “Nerdeyese boşalacaktın, biraz geciksin diye yapıyorum!” dedi. Sikim soğuk suyun altında iyice küçülüp büzülünce beni tekrar küvetten çıkardı ve yine bana sarılıp boynumu göğsümü öperek önümde diz çökmüş vaziyette durdu. “Bak şimdi yengenin ağzını sikeceksin!” dedi ve gözlerimin içine bakarak dilini sikimin üzerinde dolaştırmaya başladı. Delirecek gibiydim, öpmeyi bile zor hayal ettiğim yengemin o sexy dudakları şimdi sikimi yalayıp öpüyordu. Sonra birden inik sikimi taşaklarıma kadar ağzına aldığında zevkten ve heyecandan ölebilirdim. Yengem sikimi öyle bir emiyordu ki, başını ileri geri hareket ettirmeye başladığında ağzının alevi beni kavuruyordu. Resmen kendimden geçiyordum. Sikim henüz tam sertleşmemişti ama gelmek üzereydim. Bu kadar çabuk boşalacağımı tahmin etmemiştim hiç. Yarıda bırakmasın diye ellerimle yengemin başını tuttum, sikime bastırmaya başladım ve “Geliyorum!” diyebildim. Tam patladığımda yengem sikimi anca ağzından çıkarabildi. Döllerimin birazı ağzının içine, geri kalanı da yüzüne, saçlarına ve göğüslerine fışkırdı. Ama yengem hiç bozuntuya vermeden sikimi 31 çektirir gibi okşayıp, içinde ne varsa çıksın diye uğraşıyordu. Benimse dizlerim titriyordu, öylece kala kaldım. Yengem ayağa kaltı, bana gülümseyerek, “Oldu mu? Rahatladın mı?” dedi. Ben de, “Oh yenge bu neydi ya, bittim resmen!” dedim. Yengemin her yeri döl olmuş hali beni tekrer iştahlandırmış, sikim de canlanmaya başlamıştı. Elimi yengemin amına attığımda sırılsıklamdı ve yanıyordu. “Yenge buna da sokayım ne olur!” dedim. Yengem de, “Giy üstünü, sessizce babaannene bir bak gel, ben de temizleneyim!” dedi. Hemen giyinip çıktım, sessizce babaanneme baktım, horul horul uyuyordu. Tekrar banyoya döndüğümde yengem duşun altında yıkanıyordu. Bana, “Az bekle!” dedi. “Tamam!” deyip soyundum. Yengemin o sikiş için yaratılmış vücudundan süzülen suları seyrederken birazdan sikeceğim amcığa bakıp iç geçirirken sikim kazık gibi olmuştu. Yengem küvetten çıkıp hemen havluyu aldı ve kurulandı. Sonra kapıya yönelip dışarıyı dinledi. Ben de yengemin arkasından sarıldım, teni tenimdeyken bir elimle de önünden amcığını okşuyordum… Yengem bana döndü ve öpüşmeye, sevişmeye başladık. Eliyle de sikimi ve taşaklarımı okşuyordu. Sonra klozetin kapağını kapattı, üstüne oturdu, öne doğru kaykıldı ve “Gel buraya!” dedi. Yengemin yanına yaklaşınca, “Diz çök!” dedi. Ben de hemen bacaklarının arasına diz çöktüm. Yengemin amcığı hemen bir karış önümdeydi. Yengem elini 3-4 kez amına şaplatarak, “Hadi bakalım, bunu örten külodumu koklarken nasıl zevk aldığını gördüm, şimdi yala amımı da ben de zevk alayım!” dedi. Ben, “Neresini?” diye sorunca, yengem güldü, “Cahil çocuk, sen başla, ben seni yönlendiririm!” dedi. Ben de dayanılmaz bir iştahla yengemin o kaymak gibi amcığını öpmeye, koklamaya ve yalamaya başladım. Dilimi amının deliğine soktukça yengem kısık kısık çığlıklar atmaya başladı, başımı da amına doğru iyice bastırıyordu. Yengemin zevk aldığını görmek, yengeme böylesine zevk Travesti ankara vermek beni müthiş gururlandırmıştı. Az bir zaman amını yaladıktan sonra yengem resmen ıkınır gibi sesler çıkararark başımı dizlerinin arasında sıkmaya ve öne doğru kaykılmaya başladı. Yengemin sarsılarak ağzıma boşaldığında karnı ve göbeği resmen körük gibiydi. Amının sularını da zevkle yaladım tabii… Yengem bir süre sonra kendine geldi, omuzlarımdan tutarak, “Ayağa kalk, sikini yengenin ağzına ver birdaha!” dedi. Ayağa kalktığımda yengemin sikime öyle bir saldırışı vardı ki, bir ara nefes alamadı, birşey olacak diye korktum. Arada bir ağzından çıkarıyor, “Amcanın siktiği amı yaladın, yengenin ağzını sikiyorsun, birazdan yengenin amını da sikeceksin!” diyordu. Yengemin bu konuşmaları beni daha çok tahrik ediyordu. Yengem sikimi kemirircesine iyice bir yaladıktan sonra, banyo paspasının üzerine beni sırt üstü yatırdı, bacaklarını ayırıp tam sikimin üzerine oturmaya başladı. Sikimin başı yengemin amcığına girerken nefesimi tutmuş izliyordum. Sonra birden kendini bıraktı, resmen hepsini sokmuştu amına. (Yengemin seks konusunda müthiş yetenekli olduğunu daha sonra siktiğim kadınlarla kıyaslayınca daha iyi anladım!). Yengem amının suları aka aka sikimin üzerinde hoplamaya başladı. Ben de boş durmuyor, yengemin elime gelen heryerini okşuyordum. Ara sıra göğüslerini ağzıma alıp emiyordum… Bir süre sonra yengem, “Bak beni ne hale getirdin haylaz!” diyerek birden kasılmaya ve işer gibi boşalmaya başladı. Yengem müthiş boşalmıştı, amından akan sular sikimden süzülerek taşaklarıma kadar akıyordu. “Beni bitirdin!” diyerek sikimin hepsi amının içinde öylece durdu ve sadece amının kaslarını kasıp bırakıyordu. İnanılmaz bir şeydi bu, yengemin amı resmen ağzının yaptıklarının aynısı yapıyordu, amı sikimi emiyor gibiydi. Az sonra yengem yine hareketlenmeye başladı, sikimin üzerinde dans eder gibiydi. “Söyle, şu anda kimi sikiyorsun? Amcanın karısını mı sikiyorsun? Yengeni mi sikiyorsun ha?” diye konuşmaları beni müthiş tahrik ediyordu. Yengem bunu anladığı için de bu tür konuşmalarına devam ediyordu, “Boşalacağın zaman içime patlayacaksın, amcanın karısının amına bırakacaksın döllerini, fakat hemen boşalma daha!” diyor, sadece sikimin kafası amına kalacak şekilde kalkıp, tekrar oturuyordu… Sonra üzerimden tamamen kalktı. Önümde domaldı ve “Geç arkama!” dedi. Acayip sevinmiştim, “Götünden mi sikeceğim yenge?” dedim. “Hayır, onu başka zaman yaparız, sen şimdi geç arkama!” dedi. Ben de geçtim. Yengem alttan eliyle sikimi tutup amcığına yerleştirdi, belini de kırınca varya müthiş bir görüntüydü. Vücudunun üst tarafını tamamen yere yapıştırıp sadece kalçaları havada, dizlerinin üzerinde domalmış bana kendini siktiriyordu. Ben de kalçalarını ve göğüslerini okşaya okşaya amına git gel yapıyordum. Yengem bu pozisyonda bir kere daha boşaldı ve benim de boşalmam için hem git gellerime yardım ediyor, hem de, “Şimdi beni sikiyorsun, içime boşalacaksın, akşama amcan gelince de yüzüne bakacaksın, içinden ne diyeceksin?” diye inliyordu. Bu ben temelli deli etmişti, makine gibi gidip geliyordum. Yengem konuşmasına devam ediyordu, “Amcana ne diyeceksin ha? Amcacığım ben senin karını siktim, bak yanında oturuyor mu diyeceksin haa?” diye inlemeye başladığında dayanılmaz bir zevkle patlamaya başladım… Ben boşalırken yengem de, “Ohhhh fışkırt içime, sula yengenin amını döllerinle!” diye çıldırıyordu. Benim boşalmam bittiği halde, yengem halen kalçalarını ileri geri oynatmaya devam ediyordu. İnanamıyordum, yengem yeniden kasılmaya ve orgazm olarak boşalmaya başlıyordu. O halde yengemin üzerine kapaklandım ve ensesini boynunu öperek yengeme teşekkür ediyordum. Birkaç dakika sonra kalktığımızda yengem, “Bana bak, bundan sakın kimsenin haberi olmasın, yoksa bir daha beni sikmeyi bırak, külodumu bile koklayamazsın!” dedi 🙂 İleriki zamanlarda yengemin akıllara zarar fantazilerini de yerine getirdim…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Kasaba

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Lingerie

Kasabaİsmim Metin ve bankacılık finans mezunuyum. Eşimle birlikle Ankara’da çok güzel, seviyeli ve lüks bir hayat yaşıyorduk fakat çalıştığım finans şirketi iflas edince işsiz kalmıştım. Karım Gül, ev hanımıydı ve iflas’tan önce durumumuz çok iyi olduğu için arkadaşlarıyla gezip tozup, haftada bir kaç kez spora gidiyor ve her sosyete insanının yaşadığı hayatı yaşıyordu. Ayrı etten, karım dövüş sporlarına da özel ilgisi olan çok modern, kültürlü, iyi niyetli, sadık, namuslu ve biraz da saf bir bayandı. Kişisel özeliklerine artı olarak çok güzel, seksi ve bakımlıydı. Sürekli spor yaptığı için vücudu harikadır, mankenlere taş çıkartacak kadar mükemmeldir.Bu nedenle bulunduğumuz seviyeli ve uygar ortamdan dolayı karım rahatlıkla mini etekler, elbiseler ve kısa dar şortlar giyebiliyordu. Bu giyim tarzı hayatının bir parçası olmuştu ve dediğim gibi, yaşadığımız ortamdan dolayı bu hiç rahatsız edici bir durum yaratmıyordu. Gül’le evli olduğum için çok gururluydum. Şirketin iflası hayallerimizi ve yaşam tarzımızı yıkmıştı. Bu zamanda iyi ödenekli bir iş bulmak çok zordu. Sürekli iş ilanlarını takip ediyor başvurularda bulunuyordum fakat ne yazık ki sadece bir kişiden cevap gelmişti. Teklif Ankara’dan uzak bir kasabada, bir bankadan gelmişti. İlk başta Kabul etmek istemedik fakat artık ev kiramızı ve böyle lüks bir hayat yaşmak için gücümüz kalmamıştı o yüzden bu işi kabul etmek zorunda kaldım.Çalışacağım banka aracı olarak bize küçük basit bir ev ayarlamış ve hemen işe başlamam için çağırdılar. Karımla ben hayal kırıklığına uğramıştık ve böyle bir ortam bizi çok üzmüştü. İnsanlar biraz daha basit, erkekler böyle kıro tipli, bayanlarında çoğu türbanlı olup gelişmemiş bir kasabaya yerleşmiştik. Karım arkadaşlarından uzak olup onlarla birlikte yaptığı günlük etkinlikleri de artık yapamayacaktı. “Canım ben ne yapacağım bu sıkıcı yerde?” “Bilmiyorum gülüm fakat sık dişini biraz, yeni bir iş bulana kadar burada idare etmeliyiz” “Anlıyorum canım, fakat ben bütün gün evde oturacak mıyım?” “İstersen yeni komşularınla tanış, yeni arkadaşlar edin, belki umduğun kadar kötü değildir buraları” “Haklısın, yan komşu görür görmez davet etmişti, iyi bir insana benziyor, en iyisi gidip bir tanışayım”. Karım yeni komşularıyla gidip tanışacağı için ne giyecek diye gereksiz yere telaşlanmaya başlayınca, bende ona “ne önemi var süse veya güzel kıyafetlere, baksana herkes nasıl giyiniyor, kimse modaya bile önem vermiyor” dedim. Karım “haklısın” deyip sadece ayakkabılarını giyerek üzerindeki eteğini ve günlük giydiği bluzunu değiştirmemeye karar verdi. Karımın eteği fazla kısa sayılmazdı fakat uzunda değildi, dizinden sekiz veya dokuz parmak üzerindeydi, yani bizim alışık olduğumuz ortamlar için normal sayılacak bir boydu. Üzerinde giydiği beyaz bluzda basit fakat biraz dar hafif de dekolte olup o güzel pürüzsüz sıkı göğüslerinin yuvarlak hatlarını belli ediyordu. Karımla birlikte bende dışarı çıktım ve komşuya kadar ona eşlik edip oradan da biraz dolaşıp etrafı tanımak istedim. Yeni komşular karımı kapıda karşıladılar ve Gül ayakkabılarını çıkartarak bana el salladı ve içeri girdi. Ben biraz dolaştıktan sonra eski biçimsiz evler ve basit esnaf dükkanlarından başka bir şey göremediğim için sıkıldım ve karımın yanına gitmeye karar verdim. Komşunun bahçe kapısına yaklaştığım zaman tuhaf sesler ve konuşmalara şahit oldum. Komşuların kocaları, (biri ev sahibi olan diğeri de bir kaç ev öteden olan komşu) evin ön kapısının önünde ot söküyorlarmış bir biçimde çaktırmadan içeri bakarak aralarında terbiyesizce yorumlar yapıyorlardı. “Üfff, karının bacaklarına bak lan!” “Vay amına koyum, ayaklara bak ayaklara, bu ayaklara tapılır”. Ben gizlice bahçe kapısından ne konuştuklarını anlayabilmek için baktıkları yere bir göz attım. Meğer herifler benim karımı süzüyorlar hayaller kuruyorlardı. Kafamdan kaynar su dökülmüş gibi olmuştum ve nasıl bir tepki veya ne yapacağımı bilmedim. Adamların konuşmalarına çok öfkelenmiştim fakat aynı zamanda da kendim bile çok utanmış öylece orda donup kalmıştım. İçerde dört beş bayan vardı ve aralarında bir tek benim eşim mini bir etek giyiyordu. Karım kadınlarla derin sohbete girmiş kimsede dışarıdaki kıro tipli kocalarını fark etmemişti. Bende oranın yabancısı olduğum için ortaya çıkmayarak bir süre onları gizlice izleyip karıma göz kulak olurum diye düşündüm. Adamlar aynı şekilde konuşmaya devam ediyorlardı. “Lan bu karıyı sikmek için neler vermezdim” “ben hayatımda böyle avrat görmedim, benim yarak şalvarı delecek şimdi” “dur lan, dikkat çekme…. üüfff bak bak bak.. vay amına koyum beyaz külotunu gördün mü lan?”. Karım bacak bacak üstüne atarken yanlışlıkla frikik vermişti, nasılsa kadınlarla birlikteydi ve dışarıdaki röntgencilerden habersiz olduğu için rahatça hareket ediyordu. Adamlar resmen kendilerinden geçmek üzereydiler ve hallerinden belliydi ki hayatlarında böyle etkileyici ve büyüleyici seksi bir afet görmemişlerdi. “Lan bir bizim avratlara bak birde bizim komşunun avrada bak, ayakları bile bir içim su, sabaha kadar yalarım ben o ayak parmakları” “oğlum Apo, bizde ne gezer öyle şans, bu bir kerelik görüntüye şahit olduğumuz için Allah’a şükretmek lazım, piyango şansı gibin lan”. Uzaktan karımın çıplak ayaklarına baktım ve gerçekten senelerdir giydiği uzun topluklu ayakkabılardan dolayı ayak tabanlarında çok sexi bir kavis oluşmuştu. Bakımlı oldukları içinde ayakları çok narin ve pürüzsüz görünüyordu, ayak parmaklarındaki pembe oje ise dikkat çekiciydi. “Lan bu karının amı var ya, kesin o kadar bir sıkı ve dardır ki benim yarağı mosmor eder” “Lan Adem, ben yarağımı amına değil kadına dokundursam anında boşalırım”. Ben artık bu konuşmalara dayanmadım ve bahçe kapısından içeri girerek bu ortamı bozdum. Adamlar beni görünce bir an afalladılar sonra “ooo yeni komşu, nasılsın?” diyerek az önce konuştuklarını duymadığımı düşündüler. İçerden beni gören karım hemen ayağa kalktı ve diğer bayanlara birlikte dışarı çıktı. Bir saniye içinde etrafımızda dört tane bayan ve etrafta koşturan birkaç tanede çocuk bulundu. Karım hemen beni yeni arkadaşlarıyla tanıştırdı, bende nazikçe her bir bayanın elini centilmence kibar bir şekilde öptüm ve sonra isteksiz isteksiz kocaları olan diğer iki adam, Apo ve Adem’le tokalaştım. Bayanların ellerini öpmem herkesin yüzündeki ifadeden belli ki alışık olmadıkları bir hareketti. Tanıştırma sırası bende olduğu için, ilk önce benim kapı komşum olan adama karımı tanıştırarak “Adem bey, bu karım Gül” deyip karım elini uzattı. Adam ilk önce şaşırdı sonra da benim yaptığımı örnek alarak o kalın parmaklarıyla karımın elini tutu ve uzun bıyıkları ile birlikte dudaklarını karımın eline yapıştırarak hafifçede anlaşılmayacak bir şekilde emip öpermiş gibi yaptı. Sanırım dilini de kullanmıştı çünkü karımın eli biraz nemlenmişti. Diğer komşu olan Apo’yu da aynı şekilde tanıştırarak karımın pembe ojeli parmaklarını eline alarak aynı anda da çaktırmadan hayranlıkla karımın teşhir edici göğüslerine ve dekoltesinden dolayı üsten göğüslerinin arasına bakarak heyecanla titreye titreye karımın elini öptü. Karıma tokanmış olmaları bile adamları çok heyecanlanmıştı ve adeta transa geçmiş gibindiler. Bu ortamdan biraz rahatsız olsam da sesimi çıkarmamam lazımdı çünkü aksi taktirde karımın konuşabileceği ve zaman geçirebileceği hiç bir arkadaşı kalmayacaktı. Karımın evde kapalı ve mutsuz bir şekilde olmasını istemezdim, bu hem evliliğimizi zedeleyebilirdi hem de, en önemlisi, psikolojisini olumsuz yönde etkileyebilirdi. Adamların sapıkça bakışlarına ve düşüncelerine göz yumup kimsenin keyfini bozmamaya karar verdim. Kendimi avutmak için ‘nasılsa bakmaktan ve fantezi kurmaktan zarar gelmez’ gibi düşünceler üretip öfkemi yatıştırmak için kendime akıl veriyordum. Tam bunun üzerine karım bana şok yaşatacak ve işimi zorlaştıracak bir şey demez mi? “Metin’ciğim baksana Ayşe ne diyor, Adem güreş hocasıymış” demesiyle, Adem’in karısı Ayşe “Metin bey senin hanım bu dövüş sporlarına ilgisi varmış, senin izninde varsa benim bey ona ders verebilir” deyip ben bir an afalladım ve dilim tutuldu ve istemeyerek, “ta ta tabi ki, ne demek, ne izni, karım sporu çok seviyor onun için iyi olur” dedim, fakat bunu söyleyebilmek için gücü ve cesareti nerden buldum hiç bilmiyorum.Bunu duyan Adem, gözleri fal taşı gibi açılmış duyduklarına inanamıyordu fakat heyecanını da belli etmemeye çalışıyordu. Bu iri yarı, kıllı, bakımsız adamdan nefret etmeye başlamıştım fakat onunla iyi geçinmem lazımdı, en azından karımın hatırı için. Misafirperverliğimi göstermek için Adem ve Apo’yu eşleriyle birlikte akşama bizim eve davet ettim, herkes bu teklifime çok sevinmişti. Eve geldiğimizde karım çok mutlu görünüyordu ve bayanlarla çok iyi anlaştığını ve de yeni bir dövüş sporu öğreneceği için çok heyecanlı olduğunu anlatıyordu. Karımın o terbiyesiz adamlarla pek karışmasını istemiyordum, hele Adem’den güreş dersi almasını hiç istemiyordum fakat bunu engellemek zordu. Onları bu akşam davet etmemin bir sebebi de biraz samimi olup karıma karşı yanlış veya terbiyesizce bir şey yapmamalarını sağlamak içindi. Onlara daha iyi, sıcak ve dostça davranıp karımın da onlara karşı daha yakın ve dostça ilgi göstermesini isteyecektim. Bu iki adamın karımla aralarını daha yakın bir ilişki kurmam, yani samimi ve karımı bacıları olarak görmelerini sağlamam durumu yumuşatabilirdi, böylece karıma yan gözle bakmaları onları utandıracaktı. “Gülüm, bayanları çok sevmişsin, peki Apo ve Adem bey hakkında ne düşünüyorsun?” “Bilmem ki, onları henüz iyi tanımıyorum, biraz kıro’ya benziyorlar fakat iyi insandırlar herhalde”.Durumu kurtarmak için yalan söyleme vakti gelmişti “İkisi de çok iyi dosta benziyor, biraz sohbet ettim ve çok samimi buldum. Çok dürüst, terbiyeli, ve güvenilir insandırlar” “öyle mi canım? Süper, o zaman güreş dersleri rahat geçecek, ne yalan söyleyim ilk başta biraz tiplerinden dolayı çekindim fakat Ayşe olumlu bakınca bende ses çıkarmadım, yani her şeyi anlattım ve kız çok acıdı halimi ve böyle bir jest’te bulundu” “İyi ki bulunmuş bende suçluluk duyuyordum, yani seni aniden böyle sıkıcı bir hayata atmak istemezdim, zamanın güzel geçeceği için çok mutluyum” “Üzülme sen kocacığım, böyle arkadaşlar bulduğumuz için şanslıyız”.”Gülüm, bu akşam Adem ve Apo beye çok samimi davranmalıyız, yani bir dediklerini iki etmeyelim ve bu iyi niyetlerini iyi karşılayalım” “peki aşkım”, “yani fark ettim ki ikisi de sana karşı çok çekingen, eğer sana güreş dersi verecekse onlarda rahat olmalılar, değil mi canım?” “haklısın aşkım, eğer mesafeli ve çekingen davranırlarsa hem benim için sıkıcı olur hem de onlar için huzursuz bir durum olur” “Evet gülüm, o yüzden onlar bize ve özellikle sana karşı daha rahat ve samimi olmaları için onlara çok yakın ol, ve bir kardeş gibi, aileden gibi değer göster” “Peki aşkım, sana güveniyorum, sen ne dersen onu yapacağım ve Adem ve Apo beye içtenlikle çok yakınlık göstereceğim”. Karım aşırı derecede saf ve iyi niyetli olmasından dolayı onu kolayca kandırmıştım, fakat bunu kendi iyiliği için yapmıştım. Planlarıma göre, bu pis heriflerin karıma karşı iyi ve terbiyeli davranmaları için ve de kurulacak olan yakın ilişkiyi kaybetmek istememeleri için onları karıma karşı bir aileymişiz gibi yakınlaştıracaktım. Karım ve ben temizlik yapıp akşam için ortalığı biraz toparladık ve misafirlerimiz gelmeden rahatlamak için güzel bir duş yaptık. Yazın göbeği olduğu için ve akşamları buraları hiç esmediğinden dolayı hava gerçekten çok sıcak olmuştu, o nedenle şortumu ve atlete benzeyen bol bir tişört giydim. Gül’ün yatak odasından çıktığını gördüm ve oda sıcaktan etkilenmiş olmalı ki üzerinde benim giydiğime benzeyen beyaz askılı bol bir üst ve altında da hafif kabarık tül inceliğinde pembe mini bir eteği vardı. “Metin, bu giydiğim sence oldu mu yoksa çok mu basit sıradan günlük bir kıyafet mi oldu?” Bir an yutkunmakta zorlandım ve boğulacak gibi oldum fakat karıma ‘git üstünü değiş bu adamlar hayvana benziyor’ deyemezdim. “Tabi ki oldu hayatım, onlar yabancı sayılmaz artık, dediğim gibi onlara her konuda rahat davranmalıyız ki onlarda rahat olsun, baksana bende aynen senin gibi basit giyindim”. “Peki aşkım, zaten bu sıcakta başka bir şey giymek zor”. Karıma son bir kez üzüntü ve pişman dolu gözlerimle baştan tırnağa baktım ve anladım ki bu akşam adamların gözleri bayram edecekti. Bu akşam ilk kez karımın bu kadar güzel, sexi ve şehvetli görünmesinden üzgündüm. Kumral saçları uzun ve fönlenmişti, biraz makyajlı ve iri dudaklarında sevgililer gününde ona aldığım çok pahalı, kolayca çıkmayan, kalın, ayna gibin parlak ve ıslak görünümlü pembe bir ruj vardı. Sanırım buna Gloss ruj deniyordu. Beyaz bol atletinin altında sutyen giymediği beliydi çünkü orta boyda olan mükemmel göğüsleri bir hayli teşhir eden bir haldeydi, üstelik şişkin iri meme uçları da kumaşın altında tüm şekliyle gayet net görünüyordu. Giymiş olduğu incecik pembe mini eteği ise yuvarlak taş gibi, dışa doğru atık kıçını da anca örtebiliyordu, tanga giydiğinden emindim çünkü eteği çok az bir şekilde kıçının arasına doğru girip iki yuvarlak kalça şekli belirginleşiyordur. En çok göze çarpanda karımın uzun ince sütun gibi bacaklarıydı, karımın bacaklarına ben bile çok hayrandım çünkü çok düzgün, pürüzsüz ve zariftiler. Apo’nun karımın ayaklarına hayranlıkla baktığını hatırlayıp bir göz attım, ve gündüzden sürdüğü aynı pembe ojeler vardı. Karım renk uyumuna önem verdiği için sanırım pembe rujunu ve pembe mini eteğini ojelerine uyması için giymişti. Ayakları her zamanki gibi gerçekten hoş görünüyordu çünkü karım ayaklarına günlük bakım yapıyordu, bu nedenle çok narin ve hassas bir görüntüyle sergilenmekteydiler.Kapı çalmıştı ve bir an endişe nedeniyle karnıma kramplar girmeye başladı. “Canım, Ayşeler geldi, açar mısın kapıyı?” Kendime çeki düzen verip ayağa kalkıp kapıyı açtım ve samimiyet göstermek için misafirlerimizle tek tek tokalaşıp yanaklarından öptüm, Gül’de aynı şekilde onları o güzel dudakları ile öptü. Apo ve Adem Bey karşılaştıkları manzaraya inanamıyorlardı, onlar için herhalde bir rüya gibindi. İçeri oturma odasına buyur ettik ve yeni evimizin sıcak ortamına yerleştik. Ben, Adem hanzosunun yanına oturdun, karım ise tam ikimizin karşısına, Apo ve Ayşe’nin arasına, yani diplerine otururmuş oldu. Apo’nun eşi, Zehra’da diğer yandaki tekli koltuğa oturdu. Sohbet başlamıştı ve bende yanımda oturan Adem’i konuşmaya tutup karşımızda oturan karıma bakmasını engelliyordum. Apo için fazla kaygım yoktu çünkü eğer bakmaya çalışsa herkes nere baktığını görebilecekti, üstelik karımdan çok etkilendiğini hemen beli eden biriydi, karımın çekiciliğine karşı aşırı derecede hassas ve güçsüzdü. Gül ve bayanlar beraber kalkıp içecek ve yiyecek bir şeyler hazırlamak için mutfağa gittilerdi, bende bu sevmediğim adamlara kırk senelik dostummuşlar gibin sohbet ediyordum. Adamlar resmen cahil ve kıroydular ve böyle adamlarla arkadaşlık yaptığıma inanamıyordum fakat karımın mutluluğu için katlanıyordum. Aslen nereli olduğumu sormuşlardı, bende Ankaralı olduğumu söyledim. Kendileri ise Kürt kökenliymiş ve bu kasabada yaşayan herkes Kürt olduğunu söylemişlerdi. Tam bu sırada karım elinde tepsi ve içinde gündüzden yaptığı böreklerle birlikte içeri girdi. Diğer bayanlar henüz gelmemişti ve girişe ben daha yakın olduğum için karım ilk önce eğilerek tepsiyi bana doğru uzattı. Gül farkında değildi fakat derin ve bol dekoltesinden dolayı göğüsleri resmen dışarı çıkacakmış gibi salkıyorlardı fakat turp gibinde şekillerini koruyup meme uçlarından itibaren alt kısmı görünmüyordu, yani allahtan sadece göğüslerinin yarısı tüm çıplaklığı ile ortadaydı. Şimdi olacaklardan Çankaya travesti gayet emindim ve umduğum gibi karım Adem beye ikram etmek için aynı şekilde eğilince taş gibin göğüsleri bu sefer Adem kırosuna sergilenmekteydi. Herif bir an manzara karşısında donup kaldı “Adem bey alsana, kendi ellerimle size börek yaptım, böreğimi yemek istemez misin?” karım söz verdiği gibi samimi ve arkadaşça davranıyordu, “yemez miyim sizin böreğinizi, sizin her şeyinizi yerim ben Gül hanım” “sağ ol Adem beyciğim, istediğiniz kadar yeye birsiniz, bol bol vardır”. Adem hayvanı bu tuhaf sohbetle karımı eğilmiş bir vaziyette kalması için oyalıyor aynı zamanda da çaktırmadan göğüslerini inceliyor ve resmen ağzından sular akıyordu, saf karım ise adamın amacını anlamamış ona samimiyet göstermeye devam ediyordu. Bu arada Apo’ya baktım, adam aynen ineğin trene baktığı gibi domalmış olan karımın kıçına ağzı ve gözleri açık bir şekilde baygın baygın bakıyordu. Adem, halen daha karımı meşgul ediyor kaçmaması için tuhaf tuhaf konuşmaya devam ediyordu, “senin elinizden zehir bile yerim Gül hanım, çok güzel olmuş” “beğendiğinize çok sevindim, gelen sefere daha değişik şeyler yapar kendi ellerimle yediririm sizi, vallah parmaklarımı yalamazsanız bana da Gül demesinler” “hem de nasıl yalarım Gül hanım bilemesiniz, keşke bende yapıp size yalatabilsem”, “oda olur Adem beyciğim elbet bir gün”, “inşallah”. Sonunda konuşmaları sona erip karım doğruldu ve Apo’ya doğru gidip ona da aynı şekilde ikram etti. Bu sefer karım arkasını bize dönmüştü ve Apo’nun az önce gördüklerini bizde görüyorduk, tabi ben oralı değilmişim gibi davranıyordum fakat bana çaktırmadan Adem kaçamak gözlerle bakıyordu. Karım Apo’ya doğru eğilince kısacık eteği hafif yukarı sıyrılarak alttan kıçının bir kısmı ortaya çıktı. Poplarının alt kısmı azacık göründüğü halde bu görüntü gerçekten nefes alıcıydı ve karımın bu kasıtlı olarak yapmadığı hareket gayet masumca olduğu belliydi fakat en can alıcı nokta ise, kıçının arasındaki beyaz tangası gayet net görünüyor olmasıydı. O kadar net görünüyordu ki beyaz ince tangası dar geldiği için tanganın dantelli ipi sıkıca amına yapışmış, am dudaklarının yanlardan görünmesini sağlıyordu. Delirecek gibi olmuştum ve öfkemi nasıl gizleyeceğimi bilmiyordum, nefret ettiğim iki kıro adam karımın her tarafını görmüşlerdi, üstelik dikkatsiz karım bundan habersizdi. Bu sırada, diğer hanımlarda ellerinde içecekler ve daha önce almış olduğumuz Magnum dondurmalarla içeri girdiler ve herkes tekrar aynı yerlerine oturdu ve sohbet tekrar başladı. Sonunda bu korkunç ve rahatsız edici sahnenin bittiğine sevinmiştim ancak yeni bir görüntü başlamıştı. Karım düzgün oturmadığı için ve sürekli hareket ettiğin için eteğinin arasından ara sıra beyaz dantelli tangası görünüyordu, Adem’de hiç bir frikiğini kaçırmadan bakıyor ve bacak arasını süzüyordu. Adamı ne kadarda konuşturtmaya çalıştıysam yinede kaçamak bakışlarla karımı baştan tırnağa süzüyordu. Karım pozisyonu değiştirerek bacak bacak üstüne atmıştı ve karşısındaki Adem beye ve ara sıra da Apo’yla ilgilenebilmek için hafifçe onlara doğru dönüyordu. Ayşe ile Zehra kendi aralarında konuşmaya dalmıştı, Gül’de bizimle konuşuyor, fakat biraz samimiyetten ve birazda dalgınlıktan bacak bacak üstüne atmış olması, havada, yani boşta olan ayağı Apo’ya doğru baktığı için ve ona çok yakın olduğu için, karımın ayak parmakları Apo’nun çıplak kıllı bacağına değmeye başlamıştı. Apo’nun ellerinin titrediğini fark ettim, karım ise normal ve doğal bir şekilde pembe ojeli ayak parmaklarını Apo’nun kılarının arasında gezdiriyor ve sürtüyordu. Karımın bu hareketi çok doğaldı çünkü alışkanlık hale getirmişti, genelde bende yanında oturduğum zamanlar, özelikle film izlerken, farkında olmadan aynı hareketi bana da yapıyordu, benimde hoşuma gidiyordu çünkü bacağımı kaşıyor gibi oluyordu.Karım ayak parmaklarını bilinçsizce Apo’nun bacağına sürterek tenine gömüyordu, aynı zamanda da ayağının alt taban ve üst kısımlarını gelişigüzel kıllarının arasında dolaşıyordu. Apo çaktırmaya çalışıyordu fakat artık kendinden geçiyordu. Apo kabaran aletini koluyla gizlemeye çalışıyordu fakat şekilden şekle giriyordu. Bu arada herkes Magnum dondurmaları yemeğe başlamıştı, karımda Magnum reklamındaki gibi o güzel dişleri ve dudaklarıyla dondurmayı ısırıyor ve farkında olmadan tarik edici bir şekilde o parlak pembe rujlu kalın dudaklarını dondurmanın beyazını ağzına alarak dudaklarını üzerinde sürterek emiyor ve yalıyordu. Şehvetli dudaklarının üstüne akan beyaz dondurma sıvısını da diliyle dudaklarını yalıyordu. Buna artık dayanamayan Apo, sanırım şortunun içine boşalmıştı çünkü şortun üstü nemli görünüyordu. Benim için zaman çok yavaş ilerliyordu fakat sonunda gecenin sonu gelmişti. Adem bey karıma yarın öğleden sonra salona uğramasını istedi, ilk derslerini başlayacaklardı. Ben hiç memnun değildim bu durumdan çünkü bu akşam beklediğim şekilde gelişmemişti ve planlarım istediğim gibin gitmemişti. Onlar kaçtıktan sonra karım her şeyin yolunda gittiğini düşünüyordu ve çok mutluydu.İkimizde çok yorulmuştuk fakat karımın bu sexiliği beni ne kadar zor durumda bırakıp üzmüşeyse de, bir o kadarda azdırmıştı. Karımın bu güzelliği karşısında ben bu kadar etkilendiysem Allah bilir o kırolar nasıl etkilenmiştir. Yatağa girer girmez Gül’ün bacaklarının arasına girdim ve sevişmeye başladık. O güzel göğüslerini yalayıp karımın o kılsız amına doğru indim. Gül benim için amını her zaman ağdalı ve bakımlı tutuyordu çünkü o pürüzsüz görüntüsüne hasta olduğumu biliyordu. O bir tane kılı bile olmayan, pembe, göz alıcı, nefis, amcığını yalamaya başlamıştım çünkü çok dar olduğundan dolayı iyice ıslanmadan aletimi zor sığıyordu içine. Yalamaya bile doyamıyordum çünkü o kadar bir leziz ve tatlıydı ki sabaha kadar yalayabilirdim.İyice sulanmıştı ve de fazla yalamadan kıpkırmızı olmuştu, eşimin sadece amı değil, tüm vücudu çok hassas ve kolayca incitilebilecek bir türdeydi. Yani, karımın herhangi bir yerini uzun bir süre okşayıp veya yaladıktan sonra hemen orası kıp kırmızı oluyordu. Pozisyonumu alarak aletimi karımın amcığına dayadım ve yavaş yavaş o daracık amına girmeye başladım. İyice yaladığım için amcığı yumuşak ve kaygan olmuştu ve aletim santim santim sıkı bir şekilde içine giriyordu. İyice soktuktan sonra ritmik bir şekilde gidip gelmeye başlamıştım ve tam o sırada aklıma bir şey geldi. Bir an Adem’in gündüzden yaptığı yorumunu hatırlamıştım, “Lan bu karının amı var ya? kesin o kadar bir sıkı ve dardır ki benim yarağı mos mor edebilir”. Bu düşünce bir kez daha keyfimi bozmuştu ve karımla sevişirken o kırolar aklıma geldiği için psikolojim çok feci dağılmıştı. Keyfim bozulduğu için bir an boşalıp bitmesini istedim o yüzden tempomu hızlandırıp daha sert sokmaya başladım ve tam boşalacağım vakit aletimi karımın amından çıkartıp sırt üstü uzanıp üstüme boşalmaya başladım. Bunu gören karım her zaman yaptığı gibi diliyle akan menilerimi yalayıp aletimi ağzına alarak temizlemeye başladı. Karıma bu hareketi ben öğretmiştim, ilk başlarda hiç yapmak istemiyordu fakat sonra onu alıştırarak çok haz duymasını sağlamıştım. Karım bu hareketi artık çok seviyordu ve sperm tadı onu çılgına çeviriyordu. Sevişmemiz bitmişti ve uykuya dalmıştık, yarın ikimiz içinde yorucu bir gün olacaktı, benim yeni işimde ilk günüm olacaktı ve Gül’de yeni arkadaşından ilk güreş dersini alacaktı. Sabah ikimizde kalkıp, ben çıkmak için hazırlanmaya başladım karım ise duşa girmişti. Güreş dersi öğleden sonra olacağı için acelesi yoktu. Akşama eve geldiğimde karımda benden 5 dakika sonra gelmişti. “Canım nasılsın, iş’te ilk günün nasıl geçti”? “iyi geçti gülüm, peki senin nasıl geçti ilk dersin”? Benim için en önemli soru buydu, inşallah kimsenin karıma karşı bir yanlışı olmamıştı. “Çok iyi geçti aşkım, harikaydı bir sürü müthiş hareketler öğrendim”. Karımın kıyafetine baktım üzerinde uzun bir etek vardı. “Sevindim bebeğim, peki o etekle nasıl güreş yaptın?”, “hehehe, ne diyorsun aşkım bu etekle olur mu hiç, tabi ki şortumla yaptım, herhalde böyle bir kasabada yalnız başıma spor kıyafetimle gezecek değildim” “aferin aşkım, haklısın bu kasaba bize yabancı ve eskisi gibi biraz modern giyinip yalnız başına evden çakmak olmaz”. “Aşkım göstereyim mi sana bir kaç hareket” “göster gülüm”. Karım üzerindeki uzun eteğini ve bluzunu çıkartıp spor kıyafetiyle karşımda durdu. Gözlerime inanamıyordum fakat tahminde etmeliydim. Üzerinde küçük beyaz bikini sutyeni vardı ve alttan da çok küçük kısacık dar bir beyaz şort vardı. Karım bu kıyafetini sadece evde ve samimi arkadaşlarımız olduğu zamanlar giyiyordu, belli ki Adem ve Apo’yu yakın dost olarak görüyordu artık ve onların önünde istediği gibi rahat giyinebiliyordu. Karım, “gel aşkım şimdi arkama geç” demesiyle sırtını bana döndü. Arkasını döünce şortunun ne kadar kısa olduğunu bir kez daha fark etim. Arkadan poplarının yarısı kısa şortun altından görünüyordu ve de şort kısa bel’li olduğu içinde külot değil tanga giymesi bile mümkün değildi. Beni en çok telaşlandıran şey ise, karım önümde kıçı havada olacak bir şekilde domalıp şortu daha da kıçının içine kaçarak daha da kısalmasıydı fakat çıplak kıçının üzerinde de bir sürü kırmızı el ve beş parmak izleri vardı. Karımın cildi çok narin ve hassas olduğunu daha önce söylemiştim fakat belli ki feci bir şekilde kıçları ellenip tokatlanmıştı. “Gül! Kıçlarına ne oldu böyle?” “hiiç aşkım, güreşin bir parçasıymış, güreş sırasında rakibinin poposuna sert tokatlar atıp onu kızdırman gerekiyor” “peki sen hiç kızmadın mı” “hehe, ben süperim aşkım, Adem bey kısacık şortumun altından çıplak popolarıma o kadar sert tokatlar attı ki ben hiç sinirlenmedim aşkım, beni sinirlendirmek için başaramadı. Ben bu güreşte çok iyiyim aşkım” bu iş hiç hoşuma gitmemişti fakat “peki gülüm, öyle olsun” dedim. Karım bir kez daha önümde domaldı ve ona yapışıp onu yukarı doğru çekmemi istedi. “Hayır öyle değil aşkım, kasıklarını popoma daya bakayım, şimdide sırtıma yapış ve bir kolunla göbeğimden sıkıca tut diğer kolunla da göğüslerimin tam altına yerleştir ve beni ritmik hareketlerle kaldırmaya çalış” Bu harekete inanamıyordum, o hayvan herif karıma bu hareketimi yapıyordu? Bir anlamda bu hareket beni çok tarik etmişti fakat Adem hayvanının karıma bu hareketi yaptığını düşündükçe sinirlerim bozuluyordu. Resmen aletim karımın kıçının arasına girmiş bir yandan da kolum göğüslerinin altında o onu kaldırmaya çalışıyordum. Karımı kaldırmaya çalıştıkça o aşağıya bastırıyor ben ise yukarı, fakat her seferinde de aletim daha da kıçına bastırılıyordu kolum da göğüslerine aldan destek verdiği için güzel göğüsleri yukarı doğru bastırılarak küçük bikinisinden dışarı fırlayacakmış gibi şişiyorlardı, o kıronun bunu yaptığını hayal ederek artık dayanamıyordum. “Tamam Gül bu kadar yeter”, “hehe gördün mü, Adem bey’de o kadar çok yüklendi ve zorlandı ki bir ara göğüslerim bikininden dışarı fırladı, şortumda ‘ayıptır söylemesi’ vajinamın içine kaçtı biraz, fakat bu çok normalmiş”. Duyduklarıma inanamıyordum, karım nasıl bu kadar saf olabiliyordu? Karıma az çok hak veriyordum çünkü hayatı boyunda hiç bir kötü niyetli, çıkarcı, sapık kişilerle muhatap olmamıştı o nedenle çok saftı ve kimseden kötülük beklemezdi fakat ona gerçekleri de anlatıp korkutmak da istemiyordum. Bu onu çok etkileyebilirdi. “Peki aşkım başka ne hareketler var”? “Bir hareket var aşkım çok zor, fakat ben üstün yeteneğimle onu da başardım” “nasıl aşkım”? “Peki bak, sen şimdi sırt üstü yere uzan, daha doğrusu biz biraz güreşip boğuştuktan sonra ben seni bu pozisyona getirmiş olmam lazım fakat güreştiğimizi varsayarak kısa kesmek için ben sana hareketin son kısmını göstereceğim”, “peki aşkım ben yere yatıyorum sen göster”. Karım baş ucuma gelerek iki ayağını omuz genişliğinden biraz daha fazla açtı ve kafamın üst tarafından, yani yüzümün az ütünde pozisyon aldı. Kısaca, ben yerde yatılı olduğum için havaya baktığım zaman hizalı bir şekilde karımın kıçı tam gözlerimin önündeydi. “peki aşkım şimdi ayaklarını kaldır ve kollarımın arasına geçir”. Karımın ayakta bana doğru dönük olduğu için sadece kıçının altından karamı görebiliyordu ve vücudumun geriye kalan kısmı arkasındaydı. Bu nedenle bacaklarımı ve ayaklarımı sırtına çarpmamak için yavaşça hareket ettim. Ayaklarımı sezer sezmez eğilerek onları tutu ve bacaklarımın alt kısmını kendi koltuk altına yerleştirdi. Gerçekten çok ilginç bir pozisyondu çünkü şimdi ayaklarım havada olup karımın kollarının arasında olduğu için benim kıçımda havaya dikilmişti. Karım yavaş yavaş çömelmeye başlayınca benim bacaklarda alçaldıkça kıçım havaya doğru dikilmeye başladı. Karım suratımın üstüne doğru çömelerek o kadar bir yaklaşmıştı ki bir an müthiş kıçıyla suratıma oturacak sandım, fakat bir kaç santim kala üzerinde durdu. Artık karımın beyaz incecik şortu o kadar gerilmişti ki kumaş amının üstüne iyice yapıştığı için amı ve am dudaklarının şekli gayet net görünüyordu. Biraz daha yaklaştı ve artık burnum karımın amına değiyordu ve o müthiş am kokusunu içimi sarmıştı. “işte aşkım böyle yapınca kalkman için imkan yoktur ve ben kazanırım, istersen kalkmaya bir dene de göresin”. Karımın dediğini deneyerek kalkmaya çalıştım fakat kıçıyla kafamı aşağıya daha da bastırarak tüm suratım kıçının içine gömülerek hareketsiz kaldım. Adem hayvanı karıma bu hareketi gösterebilmek için eminim ki kafasını karımın amına ve kıçının arasına iyice gömerek bol bol dudaklarını ve burunu kullanarak karımın ince şortunun üstünden özel yerini koklayıp diliyle de tattığından çok emindim. Karım gururlu bir şekilde üzerimden kalktı ve “nasıldım aşkım, daha çok hareket var göstereyim mi?” dedi. “Harikasın bebeğim, ve hayır başka hareket görmek istemiyorum fakat kendini bu kadar zorlama, bir tarafını incitmeni istemiyorum”. Karımın bana başka hareket göstermesini istemiyordum çünkü bunlar güreş hareketi değil de karımı kurnazca taciz etmek için kullanılan hareketlerdi. “Bana bir şey olmaz canım, Adem bey ve Apo bey çok dikkatliler ve çok profesyonel, beni çok iyi idare ediyorlar” “Apo beyin ne işi vardı orda, nasıl yardımcı oluyor gülüm, odamı güreşçi?” “O güreşi Adem bey kadar iyi bilmiyor fakat oda bize katılıyor ara sıra, ayrıca çok iyi fizik tedavici ve ısınma hareketlerinde bana yardımcı oluyor, fakat sanırım halen daha bana karşı biraz utangaç, fakat senin dediğin gibi ona samimi davranıp ona güvendiğimi göstererek yavaş yavaş çekingenliğinin üstesinden geleceğinden eminim” “peki aşkım sana kolay gelsin fakat dediğim gibin dikkatli ol”, “merak etme aşkım.. bu arada çok heyecanlıyım çünkü yarın yağlı güreş öğretecekler bana aşkım, inanabiliyor musun?” “hayır aşkım inanamıyorum”. Gerçekten inanamıyordum çünkü olacakları hayal etmek bile istemiyordum ve karımı bu adamlarla yalnız bırakmak istemiyordum. Onu korumak için bir plan yapmam gerekiyordu ve ders vakti bir şekilde bende orda olmam gerekiyordu, fakat bunu gizlice yapmam lazımdı. “Saat kaçta gülüm dersin”? “Sabah olacak canım, o yüzden işe giderken sen bırakabilir misin beni?” “tabi ki bırakırım gülüm”. Bu planım için iyi bir başlangıçtı, böylece yerini de öğrenmiş olacaktım. Ertesi sabah, ikimizde kalkıp hazırlandık ve yola çıktık. Salona ikimizde beraber girdik ve yarı yolda ben bir bahane uydurarak geç kaldığımı ve gitmem gerektiğini söyledim. Karımı salon koridorunda uğurladım ve onu diğer iki kıroya gitmesini bekledim. Ana salon kapısı kapandıktan sonra bende hemen salona başka giriş kapılar aramaya başladım. Biraz etrafı dolaştıktan sonra bir malzeme odası buldum ve ana salona ait olduğunu anlamıştım çünkü karımın sesini duyabiliyordum. Çankaya travestileri Kapı açıktı ve içeri girerek yavaşça kapattım. Malzemelerin arasından sıyrılarak görüntü almaya çalıştım. Malzeme odasının salona bakan taraftan duvar yoktu ve malzeme odasına salondan giriş kısmında sadece büyük bir perde vardı. Kısaca, salonun içerisinden bakıldığı zaman malzeme odası değil sadece perde görünüyordu. Gizlice perdeyi aralayarak içerde bulunan Adem, Apo ve karımı seyretmeye başladım.Gül, bugün yağlı güreş öğreneceği için dünkü spor kıyafetlerini giymemiş, sadece açık mavi bir bikini giymişti. Adem ve Apo karımı bir muşambanın üzerine yatırıp tüm vücuduna yağ döküp yağı vücuduna sürme bahanesiyle karımı okşamaya başlamışlardı. Karım gözlerini kapatıp vücudundaki elleri bir masaj olarak düşünerek tadını çıkarıyordu. İki kıro da hallerinden memnun görünüyorlardı çünkü yüzlerinde bir sırıtma ile masum karımın her tarafını elleyerek okşuyorlardı. “Gül hanım, umarım size bu şekilde rahatsızlık vermiyoruz”, “yok canım, olur mu öyle şey, siz işinizi yapıyorsunuz, üstelik benim size güvencem sonsuz”. Apo karımın bacaklarını, ayaklarını ve ayak parmak aralarını okşayarak yağlıyordu. Adem ise karımın göbeğini, omuzlarını ve kollarını yağlıyordu. Adem karımın rahatlığından cesaret alıp “Gül hanım, bikini üstünüzü çıkarmanız gerekecek, yani yağlı güreş formatına uyabilmek için, acaba bir mahsuru var mı?” diye sordu. Karım da safça biraz düşündü, “eee” sonrada “tabi uygundur” dedi. Karım sırtındaki fiyongu çözerek bikini üstünü çıkardı ve o müthiş ağız sulandıran göğüslerini tüm çıplaklığı ile serbest bıraktı. İki kıro da karımın göğüslerini tamamen çıplak ve net bir halde ilk kez görüyorlardı, ikisi de belirgin bir şekilde güçlüce yutkunarak işlerine devam ettiler fakat gözlerini de karımın o pembe, iri meme başlı, yuvarlak, diri ve hassas göğüslerinden de ayırtamıyorlardı. Adem biraz daha cesaretlenip yağ dolu şişeyi karımın meme uçlarının üzerine dökerek, ses çıkarmadığını gördü ve ardından da yavaş ve tedirgin bir şekilde göğüslerini avuçlayıp okşayıp yoğurmaya başladı. Karım alışılagelmiş olarak ve de samimiyete vurarak ses çıkarmadı ve işin bir parçasıymış gibi rahat davranıyordu. Fakat bir gerçek vardı ki, hayatında ilk kez benden başkası göğüslerini görüyor ve okşuyordu. Bir ara karımı yüzüstü döndürerek sırtını yağlamaya devam ettiler fakat gözleri daha çok karımın o muntazam dolgun kıçlarının üzerindeydi. “Gül hanım, şimdi bizde yağlanmamız gerekiyor fakat zaman kaybetmemek için sizde bize yardımcı olur musunuz?” O nasıl soru Adem bey, tabi ki yardım ederim, siz beni güzelce yağladınız bende size aynı hizmeti verebilirsem çok sevinirim”. Adamlar pantolonları hariç üzerindekileri çıkardılar ve Gül’de sırtlarına yağ dökerek o kıllı vücutlarını okşayıp yağı sürmeye başladı. Karım safça onları okşayarak narin elleri adamların kıllarının arasında gezdikçe adamlar kuduruyor gibindiler. Pantolon giydikleri için karım aşağı kısımlarını yağlamakta zorlanıyordu o nedenle “Adem bey pantolonlarınızı çıkarmayacak mısınız, böyle mi güreş yapacaksınız?” “Hayır Gül hanım fakat Apo beyin uygun güreş donu yok ve paltolunun altından bir şey giymediği için çıkarmaya çekiniyor” “öylemi Apo bey o yüzden mi soyunmuyorsunuz?” “Maalesef Gül hanım, sizin önünüzde çıplak kalmam doğru olmaz” “Benden mi çekiniyorsun Apo bey, aşk olsun”. Karım hallerine üzülmüş ve aptalca onlara samimiyet ve yakınlık gösterebilmek içinde çıplak kalmalarını normal karşılıyordu. Adem hıyarı karımın rahat ve safça tavırlarından bir kez daha cesaret alarak, “Gül hanım eğer sizin için bir mahsuru olmasa, ben tamamen soyunarak Apo’ya cesaret ve güven sağlayabilirim belki” dedi, masum ve saf karım ise, “biz yetişkin insanlarız, tabi ki bir mahsuru olmaz, Apo bey gerçekten hiç utanılacak bir durum yok ve lütfen beni kendinizden biri olarak görünüz” dedi.Bunun üzerine, Adem hemen soyunmaya başladı ve sinsice ademe göz kırparak ona örnek olacakmış gibi davranıyordu. Bir saniye içinde adam anadan doğma karımın karşısında bulundu. Karımın sırtı bana dönük olduğu için yüzündeki ifadeyi görmüyordum fakat adamın aleti kocamandı. Ben kendim şaşkınlık içindeydim ve karımın benim aletimden başka görmediğini bildiğim için onun yaşadığı şoku hayal edemiyordum. Adamın aleti enik olduğu halde resmen uzun kalın bir boru gibiydi ve kökü yoğun kıllar arasından başlayarak yere doğru salkıyordu. Kalın damarlı esmer görüntüsü ve mantar gibi kocaman başı çabasıydı. Adem Apo’ya dönerek, “bak gördün mü? Ben bile Gül hanımın önünde çıplak kalabiliyorum, hadde sende dene” dedi. Apo inatçı bir şekilde, “Hayır olmaz, sen soyundun diye benimde soyunmam doğru olur anlamına gelmiyor” diye yanıt verdi. Bunun üzerine karım, “Apo bey fakat ben sizinle ve Adem beyle güzel ve profesyonel bir güreş yapmak istiyorum, eğer siz oyun bozarlık ederseniz nasıl olacak bu iş” “Bilmiyorum Gül hanım, kusura bakma fakat sizin önünüzde utanıyorum”, “Öyleyse bak, şu an nerdeyse bende çıplak sayılırım, üzerimde sadece bir bikini altı var ve hiç de utanmıyorum”. Dedi. Bunun üzerine Adem hıyarı, “Gül hanım, benim bir fikrim var, bence sizde çıkarınız bikini altınızı nasılsa tek kalan bu ufak bez parçası, o zaman Apo da çıkarmaması için hiç bir sebebi kalmaz değimli?” karımın yanıtı gecikmeden, “evet Adem bey çok haklısınız” diyerek Apo’ya döndü ve “eğer bende bunu çıkarırsam sende çıkaracak mısın? Yani böylece üçümüzde eşit olacağız”. Dedi. Apo da, “O zaman olabilir” dedi. Gözlerime ve kulaklarıma inanamıyordum, ahmak karım iyi niyet gösterecek diye üzerindeki tek parça bikini altını da çıkarmaya başladı. Adamlar karımı çıplak bir halde görünce adeta ağızlarından salyalar akmaya başladı. Karımın o kılsız pembe taze çiçek gibi amı gözlerinin önündeydi. Apo hiç vakit kaybetmeden hemen pantolonunu indirdi ve Adem’inkinden hiç farkı olmayan aletini karıma teşhir etmeye başladı. Karım iki tane kocaman yarağın arasında kalarak adamların saniye saniyesine yavaşça kabaran ve sertleşerek büyüyen aletlerini hayretle seyretmeye başladı. Tam olarak karımın kafasından neler geçiyordu bilmiyordum fakat bu çıplak adamlardan ve de kocaman aletlerinden biraz ürkmüş olması büyük bir olasılıktı. Adem karımın konsantrasyonunu bozarak “evet Gül hanım, işte şimdi bizi kolayca yağlayabilirsin”, karım “eeemm ha evet, tabi ki” deyerek muşambanın üzerine uzanan adamlara yaklaştı ve yağ dökerek kıllı bacaklarını okşayarak ve de yağı ciltlerine yedirmek için hafifçe de etlerini yoğurmaya başladı. Karım ellerini adamların kasıklarına doğru yaklaştırarak tam taşaklarına değmeden tekrar aşağı doğru yönlendiriyordu. Bu arada bu kıroların azman sikleri ise bu tarik edici durumdan dolayı mertek gibi havaya dikilip karımın burnunun tam ucunda duruyorlardı. “Gül hanım, kusura bakma, yaraklarımız sertleşmiş, inşallah yanlış anlamamışsınızdır, sizin gibi güzel seksi bir bayanı bu şekilde görünce, yaraklarımız kontrol edilmez bir şekilde böyle oldu.” Konuşma tarzlarından olacak ki, karım biraz kızarıp utanmıştı fakat durumu yumuşatmak için biraz cilveli konuşarak “önemli değil Adem beyciğim, gayet haklısınız, bu çok doğal bir şey, ayrıca utanılacak bir şey yok, çok güzel penisleriniz vardır” dedi. Adamlar karımın kullandığı penis kelimesine sesli bir şekilde gülmeye başlamışlardı. “Hehehe neyimiz neyimiz vardır?” karım kuşkulu bir ses tonuyla tekrar “penisiniz?” dedi. Adamlar bir kez daha güldüler, “bunu ilk kez duyuyoruz Gül hanım, biz ona yarak diyoruz, sende öyle desene”. Karım yine utanmıştı fakat onları kırmak istememiş olmalı ki kısık bir sesle “yarak” dedi. “Duyamadım Gül hanım, utanma lütfen bak samimi olmak isteyen sizsiniz, şimdi lütfen daha sesli bir şekilde bir kez daha söyleyebilir misiniz?” “Yarak!” “güzel, şimdi ne diyordun yaraklarımız hakkında?” “Çok güzel YARAKlarınız vardır diyordum”.Bir kez daha sinirlerim tepeme vurmuştu çünkü bu pis herifler karımı terbiyesiz ve de seviyesiz konuşmalarına adet ediyorlardı. Karım çok saf, iyi niyetli ve birazda salak olduğu için bu Kürt kökenli kurnaz adamların oyunlarına geliyordu. “Yaraklarımızın neresi güzel Gül hanım?” “eeemm, ne bileyim, güzel işte” “Hiç samimi bir cevap değil bu, eğer sandığımız kadar bize yakınsanız yaraklarımızın neyini beğendiğinizi bize lütfen açıklar mısın?”. Karım biraz durdu duşundu sonrada “Ben samimi ve de modern bir insanım tabi ki açıklarım” dedi, “bence sizin yaraklarınız çok büyük o nedenle güzeller.”, “mmhh, demek büyük, Metin beyin büyük değil mi?” “Kocamınkinden çok memnunum, yani onunkinin da güzel bir ölçüsü var fakat sizinkiler hayatımda gördüğüm en büyük yaraklar” “evet, yaraklarımızın güzel olduğunu söyledin, peki yaraklarımızı çok beğeniyor musun?””nasıl yani?” “gayet basit, yaraklarımızın görüntüsünü beğeniyor musun?” “eeemm… evet beğeniyorum” “en çok neyini beğeniyorsun, bize biraz detayla anlatır mısın?” “anlatırım tabi, öncelikle çok uzun ve de kalın, sonra kocaman sapı esmer ve çok kalın damarlı, kökü ve taşaklarınız çok kıllı ve ayrı etten birazda kokuyor, yarak başınız ise bir mantar kafası gibin kocaman ve de çok sert görünüyor. Oldu mu?” “Ağzınıza sağlık, çok güzel anlatmışsın, peki çok sert olduğundan emin misin?” “emin değilim fakat öyle görünüyor” “peki merak ediyor musunuz, dokunup öğrenmek ister misiniz?” “Sağ ol Adem bey fakat dokun masam iyi olur” “Aaa niye Gül hanım, ısrar ediyorum, lütfen dokununuz ve ayrıca yaraklarımızı da yağlayınız bize” “hmmmm…. peki madem ısrar ediyorsunuz, öyle olsun”.Salak, saf karım adım adım bu hayvan heriflerin tuzaklarına düşüyordu. Karım eline yağ döküp o küçük narin eliyle ilk önce Adem’in o kocaman aletini avuçlayıp okşamaya başladı. Adem hayvanı ise aldığı hazdan dolayı gözlerini sıkıca kapatıp tuhaf sesler çıkarmaya başladı. Sonra, karım iki adamın arasına geçerek dizlerinin üzerine oturdu ve iki eliyle adamların sikini yağlama maksadıyla aynı anda kocaman siklerini yağın verdiği kayganlığıyla sıvazlamaya başladı. Karım işini düzgün yapabilmek için ve yağı ciltlerinin inçine iyice yedirebilmek için ara sıra adamlarının kıllı taşaklarını avuçlayıp yağlıyor ara sırada başparmağı ile mantar gibin büyük yarak başlarını yağlıyordu. Aradan çok zaman geçmedi, ikisi de karımın ellerinin üzerine boşalmaya başladı. “Gül hanım üzgünüz fakat elimizde olmayan nedenlerden dolay böyle bir kaza oldu, umarım bize bu konuda yardımcı olursun” “Üzgün olmaya gerek yok beyler, kocama bu hareketi her yaptığım zaman aynı şey oluyor, bu çok normal bir şey” “Siz çok mükemmel, çok olgun, çok modern ve çok anlayışlı bir bayansınız” “Adem bey beni şımartıyorsunuz, lütfen yapmayın” “Siz şımartılmaya laiksiniz Gül hanım, peki kocanızı bu şekilde boşalttığınız zaman onu nasıl temizlersiniz?” “Bak onu söyleyemem” “Gül hanım, bak kalbimi kırıyorsun şimdi”. Karım bir şey söyleyemeden, Apo hemen araya girip “Oğlum Adem, Gül hanımı rahat bırak sana, bizim ne haddimize böyle bir şey sormak” dedi. Karım yine etkilenerek “rica ederim Apo bey, sanırım anlatmamda bir sakınca yok, hepimiz yetişkin insanlarız. Genelde kocam bu şekilde boşaldığı zaman ben….. ben şey yaparım….”. Adem hemen atılarak “ne yaparsın Gül hanım?” karım utangaç bir şekilde, “şey… dilimle tüm spermlerini yalarım ve penis..pardon, yarağını ağzıma alıp son damlasına kadar emerim”. “Vay canına, sen neymişsin Gül hanım, süpersin, bunu ancak sizin gibi ileri görüşlü, modern ve kültürlü bir bayan yapabilir” “sağ ol, Avrupa’da bayanlar böyle yapıyormuş, bizim eksiğimiz ne değil mi.” “haklısın gül hanım, eh bu anlayışla siz herhalde bizi de şimdi aynı şekilde temizlersin, değimli?” “bilmem ki, doğru olur mu” “niye olmasın, sizce Avrupalı bir bayan sizin yerinizde olsaydı yapmaz mıydı?” “bilmem, yapardı herhalde” “eh, o zaman ne düşünüyorsun, fakat bizi yabancı olarak görüyorsan, o başka mesele” “Olur mu Adem beyciğim, siz ikinizde benim için çok değerli ve çok önemlisiniz, siz benim çok yakın dostlarımsınız” “O zaman insan yakın dostlarına iyilik etmeyi ihmal etmemeli” “haklısın Ademciğim, size iyiliğim dokunabilirse ne mutlu bana, yeter ki siz isteyin ben yaparım, size güvencem sonsuz”. Bir kez daha, salak karıma inanamıyordum. Olacaklara bir son vermek için perdenin arkasından çıkarak salonun ortasına dalmak istiyordum fakat bu üç çırılçıplak insanın karşısında ne yapacağımı bilmiyordum. Bu durum beni çok utandırıyordu ve çok çekiniyordum. Zaten öfkemden ve de görüp ve duyduğum bu şok edici şeylerden sonra sürekli kasılmaktan hareket edecek gücüm kalmamıştı. Karım adamların aletlerine doğru domalarak önce o nemli pembe şirin diliyle kasıklarının ve göbeklerinin üzerindeki beyaz spermleri yalayarak sonra yarı sert kocaman siklerini ağzına alarak emip somurmaya başladı. Karımın kafası bir Apo’nun sikine bir Adem’in sikine gidiyordu. Bir kaç saniye içerisinde adamların sikleri tekrar dimdik taş gibin olmuştu. Karım ağzına almaya zorlanıyordu artık fakat yinede inatla o kokmuş, pis ve kıllı yarakları bir iştahla ağzına alarak o kırmızı rujlu kusursuz güzel kalın dudaklarının o büyük esmer salam gibi yarakların üzerinde yukarı aşağı kayıyor ve seksi dudakları az önce sürmüş olduğu yağdan dolayı parlak ve nemli bir hale gelmişti. Artı, adamların o pis azman büyüklüğünde yaraklarının üzerinde bir çift çok seksi ayna gibi parlak kırmızı rujlu dudak vardı ve de o kalın damarların ve kılların üzerinde kayarak sürtünüyordu. Karım tüm spermlerini yutup o kokmuş yaraklarını da ağzıyla güzelce temizlemişti. Gayet iyi biliyordum ki karım bu hareketten çok etkileniyordu ve de farkında olmasa da kadınsı hormonlarını harekete geçiriyordu. Karım yaptığı işten haz duyarak geri oturdu ve “Baylar nasıldım? Umarım sizi istediğiniz gibi temizleyebilmişimdir” “Gül hanım müthiştiniz, harika, sizin gibi bir bayan yok bu dünyada”. Karım gururlu ve rahat bir şekilde kıçının üzerine oturdu ve o kadar bir rahat hareket ediyordu ki ayaklarını öne doğru uzatarak dizlerini de hafif katlayarak ayak tabanlarının üzerine basıyordu fakat bacakları da aralıktı. Yani karımın amı çok net bir şekilde ortadaydı ve de az önce yaptığı şeyden dolayı etkilenmiş olmalı ki amı sulanmıştı ve iki kabarık am dudaklarının arasında beyaz zevk sıvıları görünüyordu. Adem bunu görür görmez, “Gül hanım baksana, sizinde am sularınız akıyor”. Karım bacak arasına bir baktı, ve Adem’in doğru söylediği gördü ve bu durumdan çok utandığı beliydi. “Gül hanım, utanacak bir durum yok, sen bizi temizlediğin gibi bizde seni aynı şekilde temizlememiz gerekiyor, bu senin en doğal hakkın, değil mi?” “eee evet, haklısın…. sanırım doğru söylüyorsunuz”. Karım kaderini kabul etmiş gibi sırtını yere yaslayarak bacaklarını daha da açıp temizlenmek için kendini hazır duruma getirdi. Kafasından neler geçiyor bilmiyordum, fakat tek bildiğim şey, karım çok candan yürekten bir insandı ve de aşırı sadık ve namusu bir kadındı. Beni kesinlikle aldatmak veya üzmek gibi bir niyeti olmadığından çok emindim fakat bu iğrenç adamlar saf karımı çok sinsice kandırıp aleyhlerine kullanmışlardı ve de kullanmaya devam ediyorlardı.Karımın amı kabak gibin ortadaydı ve o enfes, ağız sulandıran, bal gibi deliğinden am suları sızarak göt deliğini de ıslatmıştı. Adem hiç vakit kaybetmende o kalın dudaklarını karımın amına yapıştırdı ve tüm gücüyle karımın bal kutusunu somururcasına emiyordu. Adam sanki çölde susuz kalmış ve de bir deliğin derinliğinden su vakumlamaya çalışıyor gibin gözüküyordu. Karımın bacaklarının arasında bir kıronun kafasını görmek çok acı vericiydi. Adamın bıyıkları karımın özel yerlerine sürtüyor ara sırada göt deliğine doğru uzanan kocaman bir dil Travesti çankaya görüyordum, “şapır” diye karımın ufacık pembe göt deliğini yalıyor sonra tekrar amının derinliklerine yol alıyordu. Bu arada, karım resmen bayılacak gibindi ve yaşadığı nefasetten dolayı sahip olduğu tüm kontrolü kaybetmişti ve artık düzgün düşünüp hareket edemiyordu. Bunu fırsat bulan, sözde utangaç olan Apo, karıma yaklaşarak, “Gül hanım bende göğüslerinizi temizleyebilir miyim?” diye sordu. Duyduğum en aptal ve tuhaf soruydu bu fakat böyle bir ortamda sanırım çok akılıca sorulmuştu çünkü yerde kıvranan karımın ağzından çıkan cevap ve sesler “MMMMmmhhhh evveeTTT, temizle istediğin uUUUuhh yeri temizleeEE aaAOOhhh!” Apo hemen kırımın o diri azdırıcı göğüslerine çullandı ve onları büyük bir azimle yalayarak iri pembe meme başlarını emmeye başladı.Bu arada, adamlar sürekli yer değiştirerek karımın tüm vücudunu yalıyorlardı. Bir ara Apo karımın ayaklarını büyük bir iştahla yalıyor ve o narin mükemmel ayak parmaklarını da tek tek ağzına alarak emiyordu. Yirmi dakika içerisinde adamlar karımın yalanmadık yerini bırakmamışlardı ve yaraklarını temizleme bahanesiyle karımı yine kandırarak kocaman siklerini karımın ağzına sokmayı da ihmal etmemişlerdi. Aptal, saf, temiz kalpli karım adamların samimiyetine inanarak her istediklerini yapıyordu fakat bu yaptığı çok büyük bir yanlış olduğunu düşünecek anlayacak halde değildi. Bu iki kıronun karıma tek yapmadıkları şey, hayvani yaraklarını karımın amına sokmalarıydı, ve bunu da yapmamaları için dualara çoktan başlamıştım. O yarakların herhangi biri karımın amına girecek olsa ben ve karım için felaket olurdu. Benim açımdan, iki tane Kürt asıllı kıronun, masum narin yapılı karımı hayvan gibi sikmeleri ve de kirletmeleri çok kötü olurdu. Kendimi nasıl affederim hiç bilmiyorum, tüm olanlar benim yüzümden olacaktı. Ayrıca karım bana ne kadarda sadık olsa dürüst ve de suçsuz karımı vefasız olmasına yol açacaklardı. Karımın açısından o adamların yaraklarını yemesi, o ufacık, daracık amının genişlemesi ve belki de biraz yırtılmasına neden olacaktı. Karım o kadar büyük yarak yeyebilir mi bilmiyorum fakat eminim ki zor olurdu. Adamlar güzelce karımın tüm varolan yerlerini yalayıp yuttuktan sonra geriye oturdular ve yaşadıkları zevki hazmetmeye koyuldular. Tabi bu arada, adamların yarakları acayip bir şekilde bir salam gibi daha da büyüyerek bir kaya parçası gibi sert görünüyordu, artık yaşadıkları bu haz verici işkenceden dolayı yaraklarının rengi mos mor olup üzerindeki kalın damarlarda patlayacakmış gibi duruyordu. “Gül hanım, sanırım bol bol hepimiz temizlendik fakat yaraklarımız aşırı derecede ağrıyor”, “niye Adem bey, yoksa çarptınız mı o güzel yarakları?” “hayır gül hanım, taşaklarımız artık boşalmak için yalvarıyorlar ve de yaraklarımız girecek bir delik arıyor” “anlamadım nasıl yani, ne deliği?” “yani böyle daracık güzel bir delik, bize çok zevk verecek ve de boşaltacak bir delik” “Adem bey eğer doğru anladıysam sanırım eve karılarınıza gitmeniz gerekiyor”, “Haklisin Gül hanım, gitmemiz gerekiyor fakat bu imkansız” “niye?” “çünkü o kadar zamanımız yok, ayrıca yaraklarımız bu halde dışarı çıkamayız, acilen bir am lazım bize fakat kim yapacak bize bu iyiliği bilmiyorum”. “Adem bey bende bilmiyorum, keşke elimden bir şey gelse” Adamlar karıma bir şey ima etmeye çalışıyorlardı fakat beli ki karım oralı olmak istemiyordu. Karımla gurur duydum ve bu kadarına da kanmayacağını biliyordum. “Gül hanım lütfen bizi ancak siz kurtarırsınız” “Adem bey, gerçekten yardımcı olmak isterdim fakat Metine karşı yanlış yapmış olurum, ne kadar da açık görüşlü ve samimi bir insan olsam yinede sizinle cinsel ilişkiye girmem çok yanlış olur”. “Doğru söylüyorsunuz Gül hanım, fakat biz sizinle cinsel ilişkiye girmek istemiyoruz, sadece bizi çektiğimiz acıdan kurtarmanı istiyoruz, yani kötü bir niyet yok, bize daha önce yaptığınız gibi en azından yaraklarınızı ağzına alıp veya elinle oynamanı istiyoruz. Hiç çoktan iyidir, lütfen gül hanım en azından ağzınıza alıp bizimle oyna, belki işe yarar”.Karım gerçekten yardımcı olmak istiyordu fakat onlarla sevişecek kadarda ileri gitmek istemediğini biliyordum, ayrıca kendide gayet iyi biliyordu ki o kocaman yarakları amına sokmak kolay bir şey değildi. Karım yine saflığına teslim olarak “Daha önce yaptım, sanırım bir kez daha yapmamda bir sakınca olmaz. Dediğiniz gibi, bu sadece iyi niyet ve de size yardımcı olmak maksadıyla olacak”, “siz harikasınız Gül hanım bizi çaresiz bırakmayacağını biliyorduk”. Karımı hiç çoktan ağzına alması için kandırmışlardı, bu bile onlar için büyük bir şeydi fakat ben buna da çok karşıydım. Karım için bu durum çok basit ve masumca görünebilirdi, ortada hiç bir art niyet olmadığını ve de yapacağı şeyin çok normal olduğunu düşünebilirdi, fakat ortada bir gerçek vardı ki, karım iki tane yapancı adamın siklerini ağzına alacak olmasıydı ve bunun etik olmaması bana çok zarar veriyordu fakat masum karımı bu iğrenç olaydan kurtarmak içinde elimden hiçbir şey gelmiyordu. Karım adamların o büyüleyici siklerine yaklaşarak o narin elleriyle tekrar okşamaya ve oynamaya başlamıştı. Karım hayranlıkla “Vay be, ne kadar sert olmuşlar” diye cevap verdi. “Söylemiştik Gül hanım çok zor durumdayız”, “evet, görüyorum”. Karım biraz daha yaklaşarak Adem’in yarak başını o nemli yumuşacık diliyle yalayarak dil darbeleri vurmaya başladı, aynı anda da diğer eliyle de Apo’nun yarağını sıvazlıyordu. “Ohhh Gül hanım ne güzel yapıyorsunuz öyle”. Karım artık iki aleti de sırayla ağzına alarak gırtlağının derinliklerine mümkün olduğu kadarıyla alarak yutmaya çalışıyordu, tabi adamlar bu durumdan dolayı zevkten geberiyordular. Karımda gerçekten çok sağlam bir mide vardı ve de seks konusunda nerdeyse hiç sınır tanımıyordu çünkü bu adamların sikleri cidden çok pis ve kokmuş görünüyordu. Bize geldikleri geceyi hatırlıyorum da, kokudan zor duruyordum. Adamların pis ter kokuları, aşırı kılları ve de ciltlerinin üzerindeki kirler haftalardır yıkanmadıklarının bir göstergesiydi. Perdenin akasından gördüğüm kadarıyla kıllı taşakları ve de aletleri kirden renk değiştirmişti, eminim ki kendi eşlerini siktikten sonra da hiç temizlenmiyorlardı ve şimdide benim temiz çiçek gibi karım bu iğrençliği ağzına sokarak midesine indiriyordu. “Gül hanım çok güzel emiyorsun yaraklarımızı, tadını çok beğendiniz galiba?” “Evet tadı çok güzel ve değişik, kocamınkinden çok farklı” “nasıl farklı? Nasıl bir tadı var?” “Mmmh öncelikle biraz ekşimiş ve tuzlu bir tadı var, sonra balık ile eskimiş peynir karışımı çok keskin bir kokusu var. Fakat Adem bey istemesem de bu hoşuma gidiyor ve bundan dolayı çok utanıyorum size karşı, yani amacım zevk almak değil” “Rica ederim Gül hanım, zevk almak sizin en doğal hakkınız, baksana amınız yine çok sulanmış, istersen kıçını Apo’ya, suratının üzerine koy o da sizi temizlesin” “Olur mu Adem bey, ben eve gidince temizlenirim” “Lafımı olur Gül hanım bu bizim vazifemiz”. Adamlar yine karımı kandırarak Apo’yla 69 pozisyonuna sokarak onu kullanmaya devam ettiler. Karım Apo’nun suratının üzerine oturmuş Apo’nun aletini yutuyordu aynı anda da Ademe uzanarak o pis taşaklarını yalayıp ve emerek temizliyordu. Apo suratının üzerindeki amı büyük bir iştah ve hevesle yalayıp emiyordu, adamın heyecanı azmi ve çabalarından çok güçlüce emdiği belli oluyordu çünkü karımın içini dışa çıkaracakmış gibi sesler çıkıyordu. Belli ki karım zevkten kontrol dışına çıkartmıştı çünkü karımın beyaz am sıvıları Apo’nun bıyıklarına yapışmış bir vaziyetteydi, geri ye kalan sıvıları ise Apo’nun ağzına vakumlanıyordu. Karım artık düzgün düşünüp mantıklı karar veremediği için Adem bir kez daha kurnazca karımın beynini yıkayarak onu kontrol ediyordu. “Gül hanım, yaraklarımızı çok mu beğendiniz?” “evet çok” “duyamadım”! “YARAKLARINIZI ÇOK BEĞENDİM!” “böyle yarak hiç gördün mü hayatında?” “görmedim” “peki kocanın yarağı daha güzel mi bizimkiler mi?” “sizinkiler daha güzel” “peki bu yarakların her istediğini yapar mıydınız” “evli olduğum için maalesef yapmazdım” “olmadı şimdi böyle, yaparım söyle” “fakat…” “fakat makat yok, yaparım söyle!” “yaparım” “ne yaparsın?” “bu yarakların her istediğini yaparım” “emin misin?” “evet eminim, bu yarakların her istediğini yaparım” “güzelll, şimdi bu yarakları amında his etmek ister miydin?” karımın kafası çok karışmıştı ve ne yapacağına veya söyleyeceğine karar veremiyordu, “ööö¿” “bu yarakları amında his etmek ister miydin diye sordum!” “EVET isterdim, bu yarakları amımda his etmek isterdim” “peki yarağımı sokayım mı amına şimdi?” “hmmm bilmiyorum” “yanılış cevap! Tekrar soruyorum” “yarağımı sokayım mı amına şimdi?” “evet SOK!” Karımın kafası gerçekten çok karışmıştı ve mantıklı düşünemiyordu. Cinsel güdüsü aklını başından almıştı ve de resmen bu kırolara teslim olmuş bir vaziyetteydi. “Gül hanım, yarağımızı amcığınıza sokamayız” “lütfen sokuuun”, “hayır olmaz” “niye Adem bey, niye amcığımı sikmek istemiyorsunuz?” Bugün bu salonda olanlara inanamıyordum, adamlar resmen ustaca karımın beynini yıkayıp onu sikmeleri için yalvartıyorlardı. Biz bu durumlara düşecek insanlar mıydık, böyle iğrenç bir tuzak bize nasıl olabilirdi. “Gül hanım sizi sikemeyiz, sonra yanlış anlaşılır” “hayır yanlış anlaşılmaz, ben size güveniyorum ve size sızılarınızdan kurtulmanız için yardımcı olmak istiyorum” “emin misin Gül hanım, bu koca yarakları yiyebileceğinizden emin misiniz”? “EVET eminim, o kocaman yarakları daracık amımda istiyorum, lütfeeeeen sikiniz beni, yaraklarınızın her istediğini yapacağım diye söz vermiştim, şimdi bana her istediğinizi yapınız lütfen” “eh bizden günah gitti o zaman”. Karım feci kandırılmıştı ve resmen hipnoz edilmiş gibindi, eminim ki normal bir durumda bu olanları algılayabilse kesin çok sinirlenirdi ve karşı çıkardı fakat şu anki hali bir esirden, bir köleden hiç bir farkı yoktu, beyini resmen uyuşmuştu. Adamlar karımı yere yatırıp ilk önce Adem karımın bacaklarının arasına geçti ve o kocaman mantar biçimli yarak kafasını karımın o kusursuz ufacık sulu deldiğinin girişine dayadı ve üzerinde aşağı yukarı sürtmeye başladı, Apo da öte yandan karımın bacaklarını ve ayaklarını yalıyordu. Adem aletini karımın amının girişine biraz daha bastırarak o küçük deliği zorlamaya başladı. Biraz daha bastırdıktan sonra o mantar biçimli kocaman yarak kafası karımın amının içine lüp diye giriverdi. Karımın gözleri şok içinde açılarak acıdan dolayı dudaklarını ısırmaya başlamıştı. Bu yetmezmiş gibi Adem gaddarının geriye kalan kocaman sikini bulunduğu delikten içine doğru kaydırarak bir yılan gibi derinlere doğru süzülmesini sağladı. Karım artık içine giren bu kocaman yaraktan dolayı ağlamaya başlamıştı fakat dinleyende yoktu. Karım çığlık attıkça Adem hayvanı bir o kadar daha köklüyordu, Apo ise halen daha karımın o kırmızı ojeli ayak parmaklarını bir lolipop gibin emiyordu. Bir süre sonra karım çığlık atamaz hale gelmişti fakat gözlerinden yaşlar akmaya devam ediyordu. Adem kırosu karımın sakinleştiğini görünce ona hem sokuyordu hem de konuşuyordu. “Nasılım Gül hanım, böyle yarak yedin mi daha önce?” karım hıçkırık dolu sesiyle masumca “çok iyi sikiyorsun adem bey, hayır hiç böylesini yemedim daha önce” “peki bundan sonra yiyecek misin?” “yiycem Adem bey bundan sonra böyle kocaman yarak yiycem” “Bundan sonra küçük yarak yemek yok! Değil mi Gül hanım?” “hayır bundan sonra küçük yarak yemem mümkün değil” “Aferin Gül hanım, fakat bir sorun var, kocanınki küçük sayılır, ne olacak” “bilmiyorum Adem bey, yememem mi lazım?” “Evet Gül hanım bundan sonra kocanla sikişmeyeceksin, bundan sonra sadece bizimkiler gibi kocaman yaraklar yiyeceksin, anladın mı?” “anladım Adem bey, fakat bu kocama haksızlık olmaz mı”? “Tabi ki olmaz Gül hanım, zaten bizim yarakları yedikten sonra bu am kocana çok bol gelecektir o nedenle seni sikmesi gerekmez artık, üstelik onun bu durumdan haberi olmamalı o yüzden onunla artık sikişmeyeceksin ki anlamasın” “peki Adem bey siz nasıl isterseniz”. Sanırım karımın yeni kocaları bu kırolar olmuştu ve bu gidişle kendi karımı bile bana koklatmayacaklardı. Bir süre sonra Adem kocaman sikini karımın amından çıkartarak minyon ve narin yapılı masum karıcımı belinden tutup bir çocuk gibi kaldırdı ve yerde sırtüstü yatan Apo’nun üzerin oturtu. Karımın ufacık taptaze çiçek gibi amcığına yeni bir yarak girmeye başlamıştı artık. Gül Apo’nun üzerinde zıpladıkça göğüsleri de Apo’nun suratına çarpıyordu ve Apo’da bu imkanı değerlendirmek için dilini çıkartarak karımın suratına çarpan meme uçlarını yalıyordu. Bu sırada Adem karımın havaya seken kıçına yaklaştı ve o küçücük pembe göt deliğini ve kendi aletini tükürükledi ve o dapdaracık deliğe aletini dayadı. Karım bunu sezer sezmez ürkerek Apo’nun o kocaman Aletinden kurtulmaya çalıştı fakat Apo’nun o uzun siki o kadar bir derinlere giriyordu ki kaçmasına imkan yoktu üstelik Adem onu belinden kavramış sadece Apo’nun sikinin üzerinde sekmesine izin veriyordu. Karım karşı çıkmak için ağzını açana kadar Ademin yarak karımın göt deliğinde yol almıştı bile ve de iki yarak birden karımı delercisine işliyordu. İki tane kol kadar yarak karımın deliklerine nasıl giriyordu bir ben bir da karım bilirdi. Bu feci bir durumdu ve karım bu yaraklara nasıl dayandığını bilmiyordum. İki yarağın pompaladığı yer dikkatimi çekerek incelemeye çalıştım ve gözlerime inanamadım, karımın kıçı ve amı kanlıyordu ve belikli bir yerleri yırtılmıştı. Bu adamlarda hiç insaf yoktu ve çok acımasızdılar, masum karımı hayvanca sikiyorlardı ve bu vahşet karşısında ben bir şey yapamıyordum. Adamların köklemeleri daha da sertleşerek ve hızlanarak karımın içine boşalmaya hazırlandıkları belliydi. Bir an iki adamda sesli bir şekilde inleyerek boşalmaya başladı, karımın deliklerinden akan kırmızı kan rengi artık beyaz sıvılarla karışmış bir şekilde bacaklarından dizlerine doğru akıyordu. Karımın deliklerinden o hayvani siklerini çıkartarak onu döl ve kan içinde bıraktılar. Karım sarhoş bir halde kalkmaya çalıştı fakat düşecek gibi oldu ve tekrar yere oturdu, sızı içinde olduğu halinden çok belliydi. “Gül hanım teşekkür ederiz bizi sızılarımızdan kurtardın, kusura da bakma seni biraz zorladık fakat emin ol ki bundan sonra hiç acımayacak” “Sağ ol Adem bey umarım geçer çünkü kocam bakireliğimi ilk kez bozduğunda bile bu kadar ağrımamıştı fakat sizi sızılarınızdan kurtardığım için mutluyum”. Karım kendi sızılarını düşünmüyordu ve onu havanca siken adamların sahte sızılarını düşünüyordu, ne kadar saf, ne kadar iyi niyetli karım vardı öyle. “Gül hanım bizim gibi bir sürü arkadaşımız var ve sizinki gibi dar amcık hiç bir yerde bulamıyorlar ve çok zor durumdalar, acaba sizi onlarla tanıştırıp onlara da bu konuda yardımcı olabilir misiniz?” “Olurum Adem bey, arkadaşlar böyle günler için, siz ne zaman isterseniz fakat lütfen bana biraz zaman veriniz yaralarım iyileşin ve sonra istediğiniz kişilerle ilgilenirim” “Sağ ol gül hanım sizin gibi iyi niyetli bir komşu nerde bulabilirdik”. Karımı ayağa kalkması için yardımcı oldular ve salondan ayrılmak için ana kapıya doğru yürüdüler. Karımın yürüyüşü çok değişmişti ve sanki de kıçında bir şey varmış gibin yürüyordu. Bunun sebebini herkes çok iyi biliyordu ve ilerleyen zamanlarda karım bir sürü hayvan tarafından kullanılacağı çok açıktı. Benim Ankara’daki işimi kaybetmem sadece hayat tarzımızın değişmesine sebep olmadı, seks hayatımızın da tamamen değişmesine neden oldu. Artık ben karımı sikemiyordum çünkü onun yeni bir görevi vardı ve ben durumu bildiğim için onu bu konuda incitmek veya üzmek istemiyordum, bu nedenle karımın kullanılmasına göz yummak zorundaydım. Artık cinsel ihtiyacımı gidermek için genel evlerine gitmek zorunda kalıyordum, kasabanın tüm Kürt asıllı kıroları ise masum, tertemiz ve saf karımı diledikleri gibi sikiyorlardı ve karım bunu kendi için değil iyilik için yapıyordu. Onu kandırarak ondan faydalanıyorlardı ve karımda bu gerçeği göremiyordu.ALINTI.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Yeşeren Özel Escort Süreçlerinde Siz Bahtiyar Edecek Kızlar

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Asian

Yüz Etimesgut escort yüze gelerek bunların değerli olduğunu anlayan ve burada banknotların en fazla 0 rakamı ile dolu olduğu durumları sergilerken erkeklerin zenginliğini ifade etmesi kadınların da daha çıplak görünüşleri ile en baştan sevişmeleri sunmasını sağlıyor. İşte burada yoğun olarak güzellik kapılarınızı çalar ve şansın bulunduğu noktalarda erkekler Etlik escort avantajı hissettikten sonra doğru bir yönde ilerlemenin zuperporno.net ne kadar kusursuz bir yaşamı yaşatmak için beklediğini görebilirler. Niyet edilen güzellik içinde karakter zenginliği bulunur çünkü onlarında yakınlık verebileceğini ve biraz daha özel muhabbetler ederek sizlere sıkıntılardan kurtulmak için duygusal yönlerde escort hizmeti sergileyecek olduğunu gösterebilir. Bazen yükseklik en özel basamaklar konulu porno üzerinde canlanır ve burası tırmanan cinsellik önünde sizlerin yaşamak için daha belirgin bir parlaklık değerini öğrenecek olduğu en saygın sevişmeler içinde görülebilir.
Biraz Eve gelen escort daha işin güzelliğini yakalamak gerekebilir ve bunun sonucunda artık yükselen ateşin değerinde sizleri bekleyen o manitanın mükemmel masaj porno olduğu çok daha uygun noktalar aktif bir escort yaşamı üzerinden görülebilir. Bütün bu perdelerde güzellik yaşam değerinin artışını gösterir ve yeniden çılgınlığın başladığı bir yerde orijinal ilişkilerin kafa yapacak olan sevişmeler sonucunda bulunacak şarap tadında ki şiirsel özelliklerini getirir. Servis yapmak ve güzelliği yaşarken daha uygun noktalarda bulunabilmek için hazırlık yapacakları zamanlara ihtiyacı vardır. Bunları konuşmalardan sonra uygun bir noktada hisseden erkek kendisi için gayet açık bir hafif meşrep durumda bulunmuş olan kadınların ihtiyaç sahibi olabilecek olduğu güzel aktiviteyi öğrenmektedir.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Kocam ve sikicimle tatile çıktık hikayesi

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

ALINTIDIR yaşında, orta boylu, hafif balık eti, uzun sarı saçları olan bir kadınım. Kocamla aynı yaştayız ve çok iyi anlaşırız. Hiç kıskançlık huyu yoktur. Giyimime, gezmelerime, hiçbir şeyime karışmaz. Karışmadığı gibi giyimim nedeniyle erkeklerin bana yiyecek gibi bakmalarına da aldırmaz, aksine hoşuna gider. Tek istediği şey, onun seks yönünden bir hayli fazla olan isteklerini tatmin etmem, fantazilerine ayak uydurmam… Eh, ben de aynı kocam gibiyim zaten, sorunumuz yok şükür… Her gece sevişmeden bırakmaz, hatta bazen çok azdığında, tatillerde ikiye üçe kadar çıkar.
image
Tatil deyince… Her yaz tatile gideriz. İznimizi alır, bir ay boyunca çılgınlar gibi eğlenir, dinlenir, tatilimizi yaparız. Geçen yaz da öyle yapacaktık. Sabırsızlıkla bekliyordum o günleri… Daha doğrusu kocamla yaşayacağım zevk dolu Akdeniz gecelerini, eğlenceyi… Ama son gün, alt katımıza yeni taşınan ve samimi olmaya başladığımız Kamil ve eşi Neşe de bize katılmak istediler.
Kocamla yalnız kalmak istediğim halde onları kıramadık. Bizim arabayla, birlikte gitmeye karar verdik. Fakat Neşe’nin işyerinden izin sorunu çıktı. Üç gün sonra çıkabilecekti izine, kocasının mahrum kalmaması için bizimle gitmesi konusunda ısrar etti. Kamil de istemeye istemeye razı oldu.
image
Son gece hazırlıklarımızı bitirip yattık. Kocamla sevişirken benim yüzüm asıktı. Kocam neden olduğunu sordu, söyledim.
– Ne güzel, ikimiz gidecektik tatile kocacım… Kamilleri de taktın yanımıza, istediğimiz gibi rahat hareket edemeyeceğim. Giysilerime, hareketlerime dikkat etmek zorunda kalacağım.” Kocam içimde gidip geliyordu bu sırada, “Canımızın istediğinde böyle rahat rahat sikişemicez, istediğim gibi tatil olmayacak, ona canım sıkılıyor”
– “Aman aşkım, buna mı sıkılmış benim güzel karım? Sen canın ne isterse yap. Ne istersen giy… Hatta giyme, üstsüz dolaş. Yanında ben varım. Kimse sana karışamaz.” diyerek neşe içinde gidip gelmeye devam etti. Benim de içim rahatladı, böyle anlayışlı bir kocaya sahip olduğuma sevinerek kocamla seviştim.
image
Ertesi gün kocam valizleri aşağıya indirdi. Kamil de kendi eşyalarını getirmiş, kocamla beraber eşyaları yerleştiriyorlardı. Ben de kapı pencereleri kapatıp elimde çantamla aşağıya indim. Tatile gittiğimiz için biraz daha da abartmıştım o gün…
Derin dekolte bir askılı bady. Altımda dolgun beyaz baldırlarımı meydanda bırakan keten spor bir mini etek. İçimde memelerimi sıktığından ve zaten ihtiyacım olmadığından sütyen giymeyi sevmiyordum, sadece beyaz bir tanga külot… Sabah serinliğinde uçları kabarmış, badinin ince kumaşından üzüm tanesi gibi görünüyor. Ayaklarıma tam tatil işi, güzel birer sandalet geçirmiştim. Kocamın yalamayı çok sevdiği ayak parmaklarım kırmızı ojeleriyle meydandaydı.
Kocamın en sevdiği şekilde giyinmiştim yani… Nitekim beni o şekilde görünce gözleri parladı. O da tatil havasına girmiş, tişört, şort, sandalet giymişti. Beni görür görmez şortun önünü düzeltmeye başladı. Tabi böyle açık saçık giyinirken Kamil’i unutmuş, hiç hesaba katmamıştım, o da aynı kocam gibi hayran hayran bana bakıyordu.
Umursamadım. Hoşuma da gitti. Sabah sabah iki erkeği azdırmayı başarmıştım. Bagaja çantaları koymak için eğilince eteğimin hafif sıyrılmasına da aldırmadım o yüzden… Kamil arkada durup beklerken kocam yardıma geldi, bagaja beraber yerleştirdik. Kulağıma eğildi kocam,
– “Aşkım, harikasın, beni bitiriyorsun. Ama eğildiğinde eteğin altından beyaz külodun görünüyor, kalçalarının arasına girmiş, amın yumruk gibi, farkında mısın?” diyerek fısıldadı. Omuzumu silktim. Ona geceki sözünü hatırlattım.
– “Yanımda sen varsın kocacım. İstediğim gibi giyindim ben de… Tatile gidiyoruz, cenazeye değil…”
– “Ah, sen yok musun? Benim seksi karım… Hem beni mahvediyorsun, hem etraftaki erkekleri… Hastayım ulan sana…” diyerek güldü kocam, bagajı kapattı.
Arabaya binip yola çıktık. Erkekler öne geçmiş, ben de arkaya oturmuştum. Güle oynaya, sohbet ederek yolculuğumuza başladık. Erkeklerin sohbetine katılabilmek ve yolu görebilmek için arka koltuğu ortalayarak oturmuştum. İster istemez bacaklarım ayrık vaziyetteydi.
Kocam bir iki kırmızı ışıkta arkaya dönüp benimle konuşurken gözleriyle bacak aramı işaret etti, bana ne der gibi omzumu silktim.
Aptal şey, biliyordum elbette kısacık mini eteğimin baldırlarımı, ağı am dudaklarımın arasına kısmış beyaz külodumu ortada bıraktığını… Ne yapayım, sen söyledin istediğim gibi davranmamı… Ben de böyle istiyorum işte… Rahat, pervasız, teşhirci biraz…
image
Kamil de bir şeyler söylemek için döndüğünde aynı manzarayla karşılaştı tabi… Her dönüşünde gözü ister istemez aşağıya, merkeze kayıyor, kıpkırmızı olup konuşmasına devam edemeden önüne dönüyordu. Bense aldırış bile etmedim. Ne yapayım Kamilim, gelmeyi sen istedin. Senin yüzünden kapanacak değilim ben…
Mola verdik yolda bir ağaçlık altında… Arabanın kapılarını açtık, evde hazırladığım sandviçleri, içecekleri çıkarıp yemeye başladık. Ben yine arka koltukta oturmuştum, ayaklarım dışarıda, karşımda taşa oturmuş erkeklerle konuşa konuşa sandviçimi yiyordum. Uzun bacaklarımı kapatmaya çalışsam da, karşımda yerde oturan erkeklerin görüş menzilindeydi külodum…
Kocam direkt bakıyordu, Kamil ise çekine çekine, kaçamak kaçamak… Farkında değilmiş gibi yaptım, yemeğimi yedim. Erkeklerin bakışları beni de tahrik etmeye başlamıştı. Kasıklarımın yandığını hissediyordum ki, gecikmemek için pikniğimizi bitirip kalktık, tekrar yola koyulduk.
image
Kalacağımız tesislere vardığımızda öğleden sonra dört gibi olmuştu saat. Bungalovlarda kalacaktık. Biz kendimizinkine, Kamil de hemen yanımızdaki karısıyla kalacakları bungalova eşyaları yerleştirdik. Denize kendimizi atmayı kararlaştırmıştık. Kocam mayosunu giyip Kamil’in yanına gitti. Ben de valizimi açıp sarı bir bikini seçtim kendime… İncecik bir kumaşı vardı. Şeffaf gibi duruyordu. Biraz küçüktü bedenime göre, fazla bir yerimi kapatmıyordu ama rengi hoşuma gittiğinden almıştım.
image
Yüksek topuklu plaj terliklerimi ve havlumu alıp dışarıya çıktığımda iki erkek de gözleriyle tepeden tırnağa süzdüler beni… Eh, oldukça cesur zuperporno.net bir bikiniydi giydiğim. Yürürken doksanlık memelerim sallanıyor, mıknatıs gibi erkeklerin bakışlarını üstüme topluyordu. Deniz kenarına gittim arkamdan gelen iki erkekle… Kalçalarımı iki yana sallamaya, çalkalamaya özen gösteriyordum tabii…
Havluları boş bulduğumuz bir şezlonga bırakıp hemen denize atladık. Bir güzel yüzüp yol yorgunluğunu, sıcağın etkisini üstümüzden attık serin sularda… Kocamla Kamil çıktılar, ben doymamıştım, bir süre daha kaldım suyun içinde… Sonra ben de çıktım.
Mayolarıyla kuma uzanmış yatan erkeklerin yanına giderken gözleri fal taşı gibi açılmış bana bakıyordu ikisi de… Kızgın kumlarda parmak uçlarımın üstünde yürümeye çalışırken tüm vücudum geriliyordu. Araya giren bikini altımı parmağımla tutup düzelttim. Kalçalarımı sallayarak giderken, deniz suyuyla ıslanan ince kumaşlı bikinim kapatması gereken tüm noktaları meydana çıkarıyordu.
image
Havluyla saçlarımı ve ıslak bedenimi kuruladım. Havluyu tekrar serip bana bıraktıkları şezlonga uzandığımda kabarmış meme uçlarım bikini üstünü delecek gibiydi. Bikini altımın kenarlarının fiyonklarını tekrar bağladım, çözülmek üzerelerdi. Avuç kadar kumaşı vardı zaten ve ıslak kumaş, önümde çizgi halinde bıraktığım kasık tüylerimle güneşi görünce kabaran am dudaklarımı meydana çıkarmıştı. Hele bir de sırtımı arkaya verip dizlerimi kırarak kendimi güneşe teslim ettiğimde asıl darbeyi yedi karşımdakiler…
Güneş gözlüğümü takmış, kocamla Kamil’i izliyordum. İkisi de benden gözlerini ayıramıyordu. Hele Kamil kıvranıp duruyordu kumların üzerinde… Dayanamayıp kalktı, kendini denize attı. Biraz sonra yanımıza geri dönerken önündeki kabarıklık fark edilmeyecek gibi değildi. Gözlüğü çıkarıp bana bakan kocama kaşgöz ettim, gösterdim. Anladı, güldü,
– “Ne yapsın, çocuk bekar…” dedi. Sonra da ilave etti. “Sen de öyle yatıyorsun ki… Bari düzgün yat da daha fazla kudurtma adamı, yazıktır”
Ben de inadına inadına akşam olana kadar döne döne her tarafımı sergiledim. Sonunda akşam üzeri toparlandık, bungalovlara gidip duşumuzu aldık, akşam için hazırlandık. Külotsuz beyaz bir tayt geçirdim altıma… Üzerimde ince askılı, uzunca bir tişört vardı ama kollarımı kaldırdığımda külotsuz amım yumruk gibi çıkıyor, eğildiğimde sütyensiz memelerim uçlarına kadar görünüyordu.
image
Üçümüz birlikte, güle oynaya, kolkola diskonun yolunu tuttuk. Gece yarılarına kadar içtik, eğlendik, coştuk, dans ettik. Eğlencenin dibine vurduk. Sıra yatmaya geldi, Kamil gözü arkasında, bütün gece olduğu gibi bana baka baka kendi bungalovuna gitti, biz de kocamla odalarımıza çekildik.
Biz odamıza geçer geçmez kocam tam anlamıyla üzerime saldırdı ve deli gibi sevişmeye başladık. Pencere açıktı ve bungalov tek katlı olduğu için içerisi görünebilirdi. Soyunmak için kocamdan ayrılıp çaktırmadan pencereyi araladım, perdeyi yarım kapattım.
Sonra da çırılçıplak soyunup kendimi yatağa, beni bekleyen kocamın yanına attım. Azgın kocam hemen bacaklarımı aralayıp kasıklarıma daldı. Diliyle amımı karıştırmaya başladığında benim parmaklarım kocamın saçlarında kendime çekerken, gözlerim pencerede sabitlenmişti.
image
Fazla beklemedim. On dakika kadar sonra pencerenin arkasında kendini gizlemeye çalışarak içeriye bakan karaltıyı fark ettim. Seyircimiz yerini almıştı. Kamil’in sabahtan beri bana sikecek gibi bakışlarından bunu yapacağı belliydi zaten… Kocamla çırılçıplak yatakta sevişiyordum ve yabancı bir erkek benim her yerimi tüm çıplaklığıyla görüyor, belki de bana baka baka kaldırdığı sikiyle mastürbasyon yapıyordu pencerenin dibinde…
Artık iyice ateşlendim, çıldırdım. Kocamı saçlarından tutup kasıklarıma çektim. Kalçalarımla yatağı döve döve, inleye inleye sevişiyor, hem kocamı, hem de pencereden bizi izleyen seyircimizi gaza getiriyordum. Başımı sağa sola çeviriyor, saçlarını yolarcasına kendime çekiyor, bağırıyordum,
– “Yalaa… Yalaa… Parmaklarını da sok amıma… Hem yala, hem parmaklarını sok…”
image
Kocam bir taraftan amımı yalayıp emerken, bir yandan da çift parmak amıma dalmış, içimde çevirerek dört yanını okşuyor, beni zevkten çıldırtıyordu. Boşalmak üzere olduğumu anlayınca bırakıverdi. Tutup yatağın üzerinde domalttı, arkamdan amıma saplayıverdi aletini…
Bir çığlık kopardım. Belimden kavrayıp ıslak ve kaygan amımda hızlı hızlı gidip gelmeye başladı. Öyle sert hareket ediyordu ki, her girdiğinde taşakları klitorisime çarpıyor, beni bağırtıyordu.
– “Ahhhh… Siikk… Daha sert sik… Vur… Amıma göm yarağını… Hadi vurr… Nasıl erkeksin sen? Daha sert istiyorum… Oohhhh…”
Dakikalarca sikti beni… Sonunda dayanamayıp boşaldı. Döllerini içime, derinlerime fışkırttı soluk soluğa… Bense boşalmamıştım henüz… Yatağa yatırıp parmaklarını amıma gömüp sokup çıkarmaya, memelerimi yalamaya başladı. Biraz sonra ben de haykıra haykıra orgazma ulaştım. Pestilimiz çıkmıştı. O vaziyette, çırılçıplak, banyo bile yapmadan, amımda kocamın dölleriyle uyuduk kaldık.
image
Sabah erkenden açık büfede kahvaltımızı yapıp plaja indik kimseler yoktu. Büyük bir plajdı zaten. Ben yeni, fakat dünküyle aynı minilikte beyaz bir bikini giyerek her zamanki gibi her yerim meydanda uzandım. Bikinin altı kabarık amımı zor kapatıyordu. Şekilli kestiğim amımın kılları bikiniden çıkıp görünmesin diye ara sıra yukarı çekiştirmek zorunda kalıyordum altını, o kadar minikti bikinim… Tabi yukarı çekince, bikininin ağı dudakların arasına giriyor, bu kez de ağını düzeltiyordum.
Güneş yükselmiş, yakmaya başlamıştı. Yüzüstü uzanıp kocamdan beni yağlamasını istedim. Kitap okuyordu. Beyefendi rahatsız oldu iş buyurduğum için… Tabi gece karısıyla istediği gibi sevişmiş, hevesini almıştı. Şimdiyse vücuduma yağ sürüp okşamak angarya gibi geliyordu sabah mahmurluğuyla… Tam kızmaya başlamıştım ki, Kamil’e döndü,
– “Ya Kamil, kitap okuyorum, ellerim yağlanacak. Gül’e güneş yağı sürebilir misin bir zahmet?” demez mi?
Şaşırıp kaldım. Yüzüne baktım, o da sabit bakışlarla baktı bana… Bir şeyler planlar, ima eder gibiydi. Eh, ben de sesimi çıkarmadım. Kamil de şaşırdı önce ama hiç bozuntuya brazzers porno vermedi.
– “Tabi dostum, ne demek… Seve seve…” diyerek güneş yağını eline alıp şezlonga, yanıma oturdu.
Yağ sürdüğü parmaklarını vücudumda hissettiğim an ürperdim. Gözlerimi kapatıp olayın keyfini çıkarmaya karar verdim. Yabancı bir erkeğin parmakları vücudumda dolaşıyordu. Öylesine zevk almaya başladım ki oracıkta yatarken bastırıp arkamdan girse böyle zevk duymazdım.
image
Gece pencereden sevişmesini izlediği vücudumu, kocamın isteği üzerine parmaklarının ucunda bulan Kamil de eminim zevkle yapıyordu bu işi… Ağırdan alıyor, güzel güzel ovalıyordu sırtımı… Parmakları bikinime geldiğinde atlıyor, alt tarafa geçip belime devam ediyordu.
– “Kamilcim, istersen bikinimin fiyongunu çözüver de, güneş yağı bulaşmasın, kirlenmesin…” dedim.
Kocama baktım, güya okuduğu kitabın üzerinden bizi izliyordu heyecanla… Kamil’in titreyen parmakları bikinimin üstünün fiyongunu çözdü. Sırtım boydan boya emrine amadeydi artık… O da bastıra bastıra masaj yapar gibi güneş yağını sürdü. Okşayan parmakları iyice uyardı beni, tahrik olmaya, sık sık nefes almaya başladım. Sırtımı iyice yağlayan Kamil aşağılara inmeye, kalçalarımda dolaşmaya başladı.
nice-pooper: Nice-Pooper (_._)
Benim rahat tavırlarımın verdiği cesaretle vücudumda dolaşan parmakları kalçalarımın arasına girmiş bikini altının kenarlarında geziniyor, kalçalarımı avuçluyordu. Bacaklarıma indi. Baldırlarımı yağladı. Hafif bir tereddüt geçiren parmakları bacak arama girmeye çalışınca ben de bacaklarımı aralayıp arasına girmesine izin verdim.
Şimdi daha da coşmuştu parmaklar… Amımın kenarında dolaşıyordu. Ben de deli gibi tahrik oldum, bacak aramda dolaşan erkek parmaklarının verdiği zevkle titremeye, ayaklarımı, kalçalarımı oynatıp vajinal kaslarımı, amımı sıkıp sıkıp bırakmaya başladım. Sanırım o da görüyordu kalçalarımın hareketini…
Kocamı unutmuştum bile aldığım zevkten… Baktım, Kamil’i ürkütmemeye çalışarak bizi izlemeye devam ediyordu kitabın üzerinden… Siki mayosunun önünü çadır gibi kabartmıştı. Kamil de ondan farksızdı aslında… Şezlongta oturduğu yerde kıpırdanıp duruyordu. Sonunda dayanamaz hale geldim,
– “Teşekkür ederim Kamilcim… Bu kadar yeter. Benim lavaboya gitmem lazım… Şu üstümü fiyonk yapar mısın?” diyerek bikini üstümü bağlamasını istedim.
– “Benim de gitmem gerek, istersen sana eşlik edeyim Gül…” dedi Kamil.
Bikini üstünü bağlayınca ben doğruldum, terliklerimi giyip tesisin içine, tuvalet ve duşların olduğu bölüme doğru yürüdüm. Kamil de arkamdan fırladı tabi… Tabelalara bakarak tuvaleti buldum. Odalarda duş banyo her şey mevcut olduğundan buraya iki tuvalet ayırmışlar, kadın erkek ayrımı yapmamışlardı.
İkisi de boştu. Birine girip kapıyı kapatacakken Kamil de ne yapıyorsun dememe kalmadan arkamdan aynı kabine dalıverdi. Kapıyı kapatıp sürgüledi. Daracık kabinde karşılıklı duruyorduk. Benim güneş yağına bulanmış kaygan, yuvarlak hatlı vücudum, onun slip mayo giymiş, önündeki çadırla çıplak erkek vücudu…
– “Ne yapıyorsun sen Kamil?” dedim yasak savarcasına… Gözlerimin içine baktı,
– “Ne yaptığımı, ne istediğimi sen de biliyorsun, sormana gerek yok…” dedi boğuk bir sesle… “Dün sabahtan beri beni çıldırttın, delirttin… Seni sikmeden bırakmam… Sen de istiyorsun, biliyorum…” Gözlerimi gözlerinden ayırmadan,
– “Tuvalette sikişeceğimi düşünmüyorsun değil mi? Çık, işemem lazım…”
Şaşırıp yüzüne baktım, ciddi konuşuyordu adam… Gülümsedim, zaten varla yok arası bikini altımı sıyırıp klozetin kapağını kaldırdım, oturdum. Hala göz gözeydik. İşemeye başladım. Gözünü kırpmadan beni, işememi izliyordu sapık şey…
Eğilip elimi tuttu, mayosunun önündeki kabarıklığa götürdü. Taş gibi olmuş sikini avuçlattı bana… Eh, ben de avuçlayıp okşadım. Gözlerim yarı aralık, elimdeki şeyin boyutunu ölçercesine avuçluyor, kaygan mayo kumaşının üstünden sikini okşuyordum. Sikinin başı mayonun belinden dışarıya fırladı, artık sığmıyordu alet…
– “Yarrağımı yalar mısın Gül?” dedi inleyerek… Gözlerine baktım,
– “Çok mu istiyorsun yalamamı?” dedim.
– “Oh, evet… Çok istiyorum. Hep bunu hayal ettim. Sikimi yalamanı, emmeni… Hadi yap şunu…” dedi kıvranarak… image
İşemem bitmişti ama ben hala klozette oturuyordum. Dediğini yaptım. Mayosunu ayaklarına indirip dışarıya fırlayan kalınca sikini dudaklarımın arasına aldım. Yalamaya, emmeye başladım. Kalçalarından tutup kendime çekiyor, sikini alabildiğim kadar, boğazıma değene kadar ağzıma almaya çalışıyordum.
Ojeli tırnaklarımla kabalarını çizercesine okşuyor, oradan alttan taşaklarına iniyor, okşamaya devam ediyordum. Nerdeyse boşalacaktı. Çekti kendini, sikini ağzımdan kurtardı. Omuzlarımdan tutup ayağa kaldırdı. Islak amımı avuçlayarak dudaklarıma yumuldu. Çılgınca öpüşüyorduk.
Yandaki kabine birileri geldi, tuvalete girdiler, çıktılar. Ben duyulmasın diye ses çıkarmamaya çalışıyor, gözlerim kapalı, dudaklarım sömürülürken ona sımsıkı sarılmış, bacaklarımın arasına baskı yapan aletin tadını çıkarıyordum. Sonunda dayanamaz hale geldim,
– “Hadi…” dedim hırsla… “Hadi sik beni artık… Burda, tuvalette sik… Amım yanıyor sikilmek için… Hadi artık… Çabuk…”
Kucağında arkama döndüm, ellerimi fayans duvara yaslayıp önünde domaldım. Arzudan titreyerek içime girmesini bekledim. Kamil fazla bekletmedi, taş kesilmiş sikinin başını ıslak amımda hissettim bir an, sonra da hart diye içime gömdü kalın yarağını…
image
– “Ahhh….” Diye inleyip dudaklarımı ısırdım.
Onca sevişmişliğe rağmen dar amcığımı zorlamış, sert girişiyle canımı yakmıştı kalın aleti… Gidip gelmeye başladı arkamda… Hırsla, hızla pompalıyor, o vurdukça kalçalarımın etleri sarsılıyordu. Etraftan duyulma korkusunu unutmuştum bile, zevkten gözlerim kapanıyor, inliyordum.
Sonunda boşalmaya başladım, benim arkamdan Kamil de geldi. Ses çıkarmamaya çalışarak, kısık hırıltılarla kasıla kasıla sikini içimden çıkarıp sırtıma, kalçalarıma spermlerini fışkırttı. Ohhh… Sonunda Kamil’e siktirmiştim kendimi…
Ayakta sevişmekten yorgun düşmüştüm, dizlerim titriyordu. Klozetin kapağını hd porno kapatıp ata biner gibi çöktüm üstüne… Az önce sikilen ıslak ve kızgın amım soğuk klozet kapağında serinlerken ben de dinlendim, yatıştım biraz… Kamil tuvalet kağıdı koparıp sırtımdaki spermlerini bir güzel temizledi. O mayosunu, ben bikinimi geçirdik, dışarıya çıkıp kocamın yanına döndük.
– “Ne oldu, geç kaldınız, kalabalık mıydı?” dedi soran gözlerle gözlerimin içine baktı.
Sanırım örselenmiş dudaklarımdan, orgazm yorgunu gözlerimden ne olup bittiğini anladı hemen, dudaklarının kenarı kıvrıldı. Eğilip dudaklarından öperken,
– “Evet aşkım… Çok kalabalıktı, sıra beklemek zorunda kaldık.” dedim.
Öğleye kadar denize girdik, yüzdük, güneşlendik. Restoranda yemeklerimizi yedikten sonra kocam,
– “Para çekmek için merkeze inmem lazım aşkım, gelir misin?” diye sordu. Kamil gözlerimin içine bakıyor, gitmemem için gözleriyle yalvarıyordu adeta…
– “Ben denize girmek istiyorum kocacım. Sen gelene kadar, biz Kamil’le deniz kenarında vakit geçiririz” diyerek reddettim, kocamı uğurlayıp bungalova girdim.
Duşun altında ılık suyla, parfümlü duş jelleriyle güzel bir duş yaptım, kokulandım. Bornoza sarınıp banyodan çıktığımda kapım çalındı. Kocam on dakika bile olmamıştı gideli, sikicim damlamıştı hemen… Kapıyı açtım, evet, oydu. Kapıyı arkasından kapatıp bana baktı. Üstümdeki bornozun kuşağını yavaş hareketlerle çözdü, bornozu yere bıraktı. Karşısında çırılçıplaktım. Saçımdan ayak tırnaklarıma kadar süzdü beni…
O da duş yapmış, traş olmuştu. Traş jelinin ve sürdüğü erkek parfümünün kokusu içimi gıcıklıyor, bir an önce kollarına atılmak için sabırsızlanıyordum. Üstündeki tişörtü, altındaki bermuda şortunu çıkarıverdi bir telaşla… Şimdi o da çırılçıplaktı önümde… Bacaklarının arasında, yarım saat önce amıma girip çıkan, beni zevkten bayıltan alet aynı sertlikte havaya dikilmiş duruyordu.
Ona doğru bir adım atıp yaklaştım, beline sarılıp kendime çektim. Başımı yukarıya kaldırıp dudaklarımı uzattım, öpmesini bekledim. Sert dudaklarıyla vahşice öptü, dilini ağzımın içine sokup dilimi okşadı. Çıplak bedenimde onun kaslarını, apış aramda sikinin sertliğini hissettim. Kollarının şişkin pazularını, sırtındaki kasların yumrularını okşadım öpüşürken…
Dayanamaz hale gelince beni kucakladı, götürüp yatağın üstüne fırlatıp attı. Gözlerinin bebekleri koyulaşmış, şehvete bakıyordu bana… Kollarımı uzatıp çağırdım. Geldi, bacaklarımı aralayıp içime girdi yine… Kalınlığı vajinamı tamamen doldurduğunda kulak memesini dişleyip zevkle inledim. Klasik misyoner pozisyonunda sikmeye başladı beni…
image
Bacaklarımı beline, kollarımı boynuna sımsıkı sarmıştım o amımı pompalarken… Yatağa bastıra bastıra, yarağını amımın içinde kanırta kanırta sikiyordu beni… Ağırlığının altında zevkten nefes alamaz hale gelmiştim. Şehvetle çırpınıyordum altında… Minicik ojeli ayaklarım belinin iki yanında sallanıp duruyordu.
Ayaklarımı tutup bacaklarımı omzuna aldı. Daralan amımın içinde gidip geliyordu şimdi… Kaç kez boşaldığımı şaşırmıştım artık… Her vuruşunda zevkten bağıra bağıra sesim kısılmıştı. Kamil de işi uzattıkça uzatıyor, bir türlü boşalmıyordu. Geciktirici mi aldı bu adam diye düşünmeye başlamıştım. Amımın suları kuruyana kadar sikti beni… Dayanamayıp,
– “Yeter artık… Yalvarırım yeter… Dayanacak halim kalmadı… Bittim ben… Bitirdin beni aşkım…” diye yalvarmaya başlayınca bıraktı sonunda…image
Yine de boşalmamış, damarları kabarmış, taş kesilmiş, havaya dikilmiş sikiyle sırt üstü yatıyordu yatakta… Eğilip ağzıma aldım, dilimle yalayarak, dudaklarımla somurarak, ellerimle sıvazlayarak bir güzel mastürbasyon yaptım erkeğime… Parmaklarımı arka deliğinde dolaştırmaya başladığımda dayanamadı o da, spermlerini fışkırtmaya, orgazm olmaya başladı. İlk salvolar uçları parmak gibi olmuş memelerime geldi, sonrakileri sikinin başını ağzımla kapatıp mideme gönderdim. Bir güzel yalayıp yuttum, güzel sikini tertemiz yaptım.
Bir süre yatakta uzanıp kaldık. Birbirimizin çıplak bedenlerini okşadık huzur içinde… Saate baktım. Kocam gideli iki saati geçmişti. Kamil hala sevişmek istiyordu ama ben kocam şimdi gelir diyerek ikna ettim zar zor, gönderdim.
image
Nitekim o çıktıktan on dakika sonra kocam içeriye girdi. Daha duşa bile girmeye vakit bulamamıştım. Çırılçıplak yatakta yatıyordum. Zorlukla doğrulmaya çalıştım. Yatağın ayak ucunda durup bana, çıplaklığıma, Kamil’le sevişirken altımızda darmadağın olmuş buruşuk çarşaflara baktı. Ben de dirseklerime dayanıp sikiş yorgunu gözlerimle ona baktım.
Gözlerinde okudum her şeyi… Biliyordu… Bilerek, isteyerek beni ona itmiş, sevişmemizi sağlamıştı. Bizi kasten yalnız bırakmıştı. Ağır ağır soyunup yatağa, yanıma geldi. Çıplak bedenime sarıldı. Elini apış arama atıp parmaklarını amıma soktu. Çıkardığında Kamil’in dölleri vardı parmaklarında… Parmağındaki spermleri dudaklarıma sürdü.
image
Öpülmekten şişmiş, kızarmış dudaklarımı dilimle ıslatıp spermlerin tadını aldım.
– “Mutlu musun aşkım?” diye sordu içimi ısıtan sevgi dolu bir sesle… Boynuna sarıldım,
– “Evet… Evet aşkım… Çok mutluyum… Seni çok seviyorum kocacığım…” dedim. Az önce sperm sürdüğü dudaklarıma öpücükler kondurup,
– “Ben de seni seviyorum karıcığım…” dedi öpücüklerin arasında… “Hem de her şeyden çok… Senin mutlu olman için ne gerekiyorsa yaparım.”
image
Sımsıkı sarıldık birbirimize… Bir kez de kocamla, ağır ağır, tadını çıkara çıkara seviştim. Sonunda yastıklara sırtımızı yaslayıp konuştuk. Evet, her şeyi biliyordu kocam… Kamil’in gece biz sikişirken yaptığı röntgen olayını fark etmişti. Tuvaletteki sevişmemizi biliyordu. Para çekme bahanesiyle bizi yalnız bırakıp hemen geri döndüğünü, bizi sevişirken arka pencereden nasıl izlediğini anlattı. Öyle tahrik olmuş ki, nerdeyse gelip aramıza katılacakmış.
– “Keşke gelseydin aşkım” dedim çapkınca gülerek… “İki erkeğin arasında olmak da hoşuma giderdi. Grup seksi hep merak ettim zaten…”
– “Mmmm… Delirtme beni… Belli olmaz. Karısı bu akşam geliyor. Belki bir pundunu bulup ikna edersek dörtlü swinger de yapabiliriz” diyerek öptü beni…
– “Sen de Neşe’yi sikmek istiyorsun yani… Azgın kocam benim…”
Bir daha ateşlendik, bir daha seviştik. Akşam yemeğine kadar yataktan çıkamadık. Kendimi balayına çıkmış ateşli yeni gelin gibi hissettim. Hem seviştik, hem de dörtlü grup yapmanın planlarını kurduk sevgili kocamla…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

bizim koyden degil

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

2. dunya savasi sirasinda Hitler ve askerleri Polonyada bir koye girerler ve koy halkini meydanda toplarlar.Koyluyu kursuna dizeceklerdir ama isi daha eglenceli hale getirmek ici n bir yol bulurlar.Koyun erkeklerini bir tarafa kadinlarini bir tarafa dizerler.Kadinlarin zuperporno.net gozlerini baglarlar ve erkeklerin pantolonlarini indirirler.Kadinlar erkeklerini,miklerini elleyerek taniyacaklardir.Kocasini bu yolla bulan kadin ailesini olumden türbanlı porno kurtaracaktir.Kadinin birini cagirirlar,basla derler.Kadin baslar dizili olan erkeklerin mikini yoklamaya.Yok bu degil,bu da degil,bu da degil,bu türkçe alt yazılı porno da degil,iste bu benim kocamder ve ailesini kurtarir.Diger kadini cagirirlar,o da baslar:Bu degil,bu da degil,bu da degil,iste budur der ve o da bilerek ailesini kurtarir.Hitler bakarki olacak gibi degil gelen bilip,ailesini kurtariyor,bir pustluk dusunur ve askerin birine pantolonunu indirmesini ve erkeklerin arasina girmesini soyler.O da emri uygular.Kadinin birini cagirirlar ve baslar o da yoklamaya:Bu degil,bu da degil,bu da degil,bu bizim koyden degil…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

Ağda Yaptığım Müşterimle Lezbiyen Seks

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bbw

İsmim Arzu, Adanada bayan kuaförüyüm. Ayrı bir evim olmadığı için dükanımın arka tarafındaki bir odada kalıyorum. Aslında hiç hemcinslerime ilgi duymamışımdır, Leylayı görene kadar. Leyla 18 yaşında, siyah saçlı, zeytin gözlü, minyon tipli, çıtı pıtı birisi ve aynı zamanda müşterim. Ayda en az 2 kere kaşlarını aldırmaya, saç kestirmeye falan gelir. Bir gün yine kaş aldırmaya geldiğinde, bana, “Abla ben hiç ön tarafımı ağdayla almadım, küçüklükten beri jiletle traş ederim, bunun için tüylerim çok sık ve siyah renkli. Ağdayla aldırmak istiyorum, kendim alamıyorum, başkasına da utanıyorum.” dedi. Ben de, “Canım olur mu öyle şey, ben alırım, kaymak gibi olur amcığın!” dedim. Utandı, gülümsedi. “Ama şimdi yoğunum, akşam saat 20:00 gibi gel, o saate kimse kalmıyor, rahat rahat alayım!” dedim. “Tamam abla!” dedi…Ogün akşam saat 20:05’te Leyla geldi. Sabahki kıyafetini değiştirmiş, eşofman giymişti. Dar bir eşofman, üzerinde de dekolteli tişört vardı. Çok güzel görünüyordu, bayan olmama rağmen etkilenmiştim. “Hoşgeldin hayatım, arka tarafa geçelim!” dedim, geçtik. “Ben ağdayı hazırlarken sen alt tarafını komple çıkar, uzan ağda koltuğuna! Üstünü çıkarmana gerek yok, fakat leke olmasın diye çıkarabilsin!” dedim. O da, “Tamam abla!” dedi, sadece sütyenle kaldı ve sırt üstü uzandı koltuğa. Bacaklarını ayırdım, amı gerçekten çok kıllıydı ve kılları sıktı, “Tatlım ne yapmışsın jiletle böyle?” dedim. O da, “Abla nolur zaten utanıyorum, bundan sonra hep ağdayla aldıracam, seyrekleşsin diye!” dedi. Ben de güldüm ve elimle kontrol etmek için amına dokundum ve amının dudaklarını ayırdım. Am dudaklarının içine bile sürmüş jileti…Ben elleyip kontrol ederken irkildi. Gülerek, “Ne oldu kız?” dedim. O da, zuperporno.net “İlk defa başka birinin eli değiyor!” dedi. “Hımmmm!” dedim ve ağdayı sürdüm, komple heryerine yapıştırıp çektim. Leyla çığlık attı, gözlerinden yaşlar geldi. “Tamam canım, geçti! Daha önce jiletle kestiğinden böyle acıdı!” dedim. Birkaç kere daha yapıştırdım çektim. Baktım göt deliğine doğru da kıllar var, “Kalkıp eğilmen lazım, orayı da alayım!” dedim. Leyla kalktı önümde domaldı. Orayı da aldım, o kıllı görünüş gitti, ortaya kaymak gibi am çıktı. Aynayı tuttum gösterdim. “Abla süpersin, çok sağol!” dedi ve boynuma sarıldı. Ben de güldüm, “Hadi yat ta yağlayım!” dedim. “Tamam abla!” dedi geri uzandı. Ben de ilkin elimle kontrol ettim, amını okşayarak, “Baya temiz almışım!” dedim. Leyla biraz kıpırdandı. Sonra yağı aldım elime, sürdüm amına, güzelce yedirdim. Am dudaklarını ayırdığımda amından sular akmıştı. “Canım etkilendin mi? Orgazm mı oldun?” dedim. Leyla utandı, evet anlamında kafasını salladı…“Kız sürtük, sen birde bana sor!” dedim ve çıktım koltuğa, “Çok güzelsin Leyla, çok sexysin! Bakiremisin?” dedim. “Evet abla!” dedi. “Hiç öpüştün mü biriyle?” dedim. “Öpüştüm, ama sadece orda kaldı, ilerisi olmadı!” dedi. “Hımmm!” dedim. Leyla da, “Aslında çok istiyorum abla, kendi kendime boşalmaktan bıktım!” dedi. Güldüm ve Leylanın dudaklarına yumuldum öptüm. Leyla, “Ne yapıyorsun Abla?” diyerek beni itti ve kalktı kaçtı. Leylayı hemen yakaladım, “Yok öyle azdırıp kaçmak orospu!” dedim ve Leylayı duvara yapıştırdığım gibi başladım dudaklarını somurmaya. Leyla ilkin istemiyordu, fakat sonra kendisi de karşılık verdi ve debelenmeyi bıraktı. Öpüşe öpüşe onu kendi yattığım yere götürdüm, attım yatağa. sikiş izle Uzun süre öpüştükten sonra memelerine indim. Memelerini emdim ısıra ısıra, tüm vücudunu öperek bacak arasına yumuldum. İlk önce bacaklarının iç tarafını öptüm, sonra amına öpücükler kondurdum, klitorisini emdim. Leyla, “Ohhh abla!” diyerek inlemeye başladı. Leylayı dilimle orgazm ettim ve 10 dakika daha yaladım Leylanın o suyu akan amcığını. Leyla altımda inleyerek kafamı resmen amına bastırıyorduLeylayı rahatlattıktan sonra, “Hadi şimdi de sen beni yala bakayım küçük orospu!” diyerek hemen soyundum ve 69 pozisyonuna geçtik ve amımı Leylanın ağzına verdim. O benim amımı yalarken ben de onun amını yaladım ve birbirmizin ağzına boşladık, birbirimizin am sularını yuttuk. Sonra içerden en kalın fırça tarağı kaptım geldim, tarağın sapına biraz da vazelin sürdüm. Leyla biraz korkmuş gibiydi, “Ney yapacaksın onunla abla?” dedi. “Gerçek zevki yaşatacağım sana!” dedim. Leyla, “Abla ben kızım!” dedi. “Biliyorum canım, arkadan yaparım!” dedim. “Fakat acıtma!” dedi. “Merak etme acıtmam!” deyip Leylayı önümde domalttım, göt deliğini de vazelinledim. Götü çok dardı, ilkin parmağımla büzüğünü az genişlettim. Sonra tarağın sapını biraz sürttüm ve yavaşça götüne soktum. Leyla, “Acıyor abla, yapma!” diyerek kendini ileri kaçırmaya çalıştı. “Sus, kımıldama, geçer şimdi!” diyerek tarağın sapını birden köküne kadar soktum. Leyla çok kötü bir çığlık attı, gözlerinden yaşlar geldi, “Abla valla çok acıyor, dur biraz, oynatma!” dedi…Tarağın sapı götünde az bekledikten sonra, kendiliğinden götünü oynatmaya başladı. Götü alışınca tarağı hızlı hızlı soktum çıkardım. Leyla bu sefer zevkten inlemeye başladı. Tarağın olgun porno sapını götüne sokup çıkarırken aynı zamanda da amını okşuyordum ve Leyla zevkten ölmek üzereydi. Leyla birkez de böyle orgazm olduktan sonra, tarağı eline verdim, o da bana yaptı aynısını, götüme soktu. Götümü tarakla biraz siktikten sonra amıma sokmasını istedim. Leyla tarağı amıma sokup çıkarırken aldığım zevki görünce, “Abla ben de amıma istiyorum!” dedi. “Bunu istediğinden eminmisin? Kızlığın ne olacak?” dedim. “Evet abla, eminim! Boz kızlığımı, senin kadının olayım!” dedi…Leylayı sırtüstü yatırıp bacaklarını araladım ve tarağın sapına biraz daha vazelin sürerek amına yavaş yavaş sokmaya başladım. Leyla fena bağırıyordu, bağırmasını engellemek için dudaklarına yumuldum ve öpmeye başladım. Sesi kesilince tarağın sapını sonuna kadar soktum amına ve içinde sağa sola biraz çevirdim. Amından çıkardığımda tarağın sapı kan içindeydi. Çarşafım batmış, ellerim kan olmuştu ve kanı durmuyordu. İşin kötüsü Leyladan hiç ses seda çıkmıyordu. Bayılmıştı. Tokat attım, Kolanyayla ayılttım, kendine geldi. “İyimisin canım?” dedim. Önce, “İyiyim abla!” dedi, fakat kanı gördü korktu, telaşlandı. “Korkma canım, kızlığın gitti sadece!” dedim, biraz da olsa sakinleşti. Kanı zor durdurduk, sonra Leylaya duş aldırdım. Banyoya gidip gelirken zor yürüyordu, “Yat biraz dinlen canım!” dedim. Az yattı, dinlendi. Kanı da kesilmişti, “Abla ben bundan birşey anlamadım!” dedi ve bacaklarını tekrar ayırdı. Amını yalayarak tekrar tarağın sapıyla sikmeye başladım Leylanın amını. Götünü de parmaklayınca orgazm oldu ve amından çeşme gibi suları aktı. Dudaklarımı öperek, “İşte bu çok güzeldi abla!” dedi Lezbiyen hikayeleri.O günden sonra artık Leyla ile (muayyen günlerimiz hariç) hergün seks yapıyoruz. Şimdi birde Vibratörümüz var, tarağa gerek kalmadı Leylayı Vibratörle hergün saatlerce sikiyorum, o da beni tabi. Artık Leyladan kuaför işlemlerinden para almıyorum. Leylayı çok seviyorum, kadınım o benim!

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: ,

hamamda sabunlu sex

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Merhaba ben 27 yasında erkeklerle ilişki yaşamayı seven bir gayım. Benim lhsan adında bir arkadaşım var kendisininde erkekleri siktigini biliyorum. kendımı ona sıktırmek ıcın planlar kuruodum. Bı gun onu aradım ve hamama gıdelım mı dıye sordum oda tamam dedı. Hamama gıttıkten sonra soyunma kabınıne gırdık beraber ve yanımda cırılcıplak soyundu. Yaragı kalın canlı bahis ve damarlıydı onumde sallanıyodu. Bana sen de soyunda ıcerı gecelım dedl bende arkamı donerek crıkcıplak soyundum ve gotum ona donuktu. Masallah dıyerek elını kalcama attı ben yapma dedım ve pestemal takarak ıcerı gectık. Ben kendı kabınıme gırdımm oda kendı kabınıne kaçak iddaa ve daha sonra ıstersen gel sana kese yapayım dedı ve onun kabıne gectım. Pestemlımı bı cırpıda ındırdı. Ayakta kalmamı ısteyerek sırtımı sabunlayarak kalcalarımı arasına elını daldırması bır oldu. Sankı o an olecek gıbıydım ıcımı ates sardı resmen. Sonra benı cevırerek kaçak bahis egıl dedı ve yarragını agzıma dayadı. Ben yalamaya basladım ama agzıma sıgmıydu ben yaladıkca agzımda kocama oluyodu. Iyıce bı sakso cektıkten sonra sabunlu olan ellerını tam delıgıme surdu ve artık kaymak gıbbı kaygan hale gelmıstı. Benı kaldırdı ve arkama gecerek o muhtesem yarragı gotume ıttırmeye basladı bası gırmıstı bana kaygan oldugundan fazla acı hıssetmemıstım. 10 dakıka oyle sıktıkten sona sımdı gelen olır dıyerek bıraktık orda ve daha sonra kendı evınde bulusmak ıcın tarıh verdık onu da daha sonra anlatıcam.gönderen: soner

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized Tags: Etiketler: , , ,
Hacklink Hacklink panel Hacklink panel bursa escort ankara escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort hurilerim.com Escort muğla escort muş escort nevşehir escort niğde escort ordu escort osmaniye escort rize escort sakarya escort samsun escort siirt escort beylikdüzü escort escort otele gelen escort keçiören escort etlik escort çankaya escort mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net Escort bayan Escort bayan escortsme.com anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com bursa escort ankara travesti By Casino bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort ankara escort adana escort ankara escort adıyaman escort afyon escort aydın escort ağrı escort aksaray escort amasya escort antalya escort ardahan escort artvin escort bodrum escort balıkesir escort bartın escort batman escort bayburt escort bilecik escort bingöl escort bitlis escort bolu escort burdur escort bursa escort çanakkale escort çankırı escort çorum escort denizli escort düzce escort diyarbakır escort edirne escort elazığ escort erzincan escort erzurum escort gaziantep escort giresun escort hatay escort ığdır escort ısparta escort kahramanmaraş escort kastamonu escort